"مخطوفة" - ترجمة من عربي إلى تركي

• kaçırılmış
• kaçırıldı
• Kaçırıldım
• rehin
• kaçırılmıştı
• kaçırıldığına
• kaçırılmak
• Kaçırılıyor
• kaçırıldın

kaçırılmış ve yaralı bir kadından daha romantik bir hediye düşünemiyorum!
لا يوجد شيء أكثر رومانسية من أن تهدي أحدهم إمرأة مخطوفة ومصابة

Başka hiçbirşey, yaralı ve kaçırılmış bir kadın hediye etmekten daha romantik olamaz!
لا يوجد شيء أكثر رومانسية من أن تهدي أحدهم إمرأة مخطوفة ومصابة

- Bu da, kız kardeşim ya uyuşturucu tacirleri tarafından kaçırıldı, ya da çölde bir yerde ölüyor demek.
ما يترك لي الآمل إما بأن أختي مخطوفة من قبل تجار مخدرات أو أنها تموت في مكان ما في الصحراء

"Kaçırıldım, acaba ne kadar sürecek."
♫ أنا مخطوفة و أتسائل إلى متى ♫

Bulamayacağınız bir yerde izini süremeyeceğiniz biri tarafından rehin tutuluyorum.
انا في مكان انتم لاتستطيعون العثور عليه مخطوفة من شخص لن تستطيعوا تعقبه

Bir bankayı soymaya kalkıştı, ve için gerçeği şu ki, ...kaçırılmıştı ve her şey iradesi dışındaydı, buna rağmen şuçlu bulundu.
لقد ساعدتهم بسرقة البنك وبخلاف أن الحقيقة أنها كانت مخطوفة وجُبرت على مثل هذا العمل

Amy Cassandra uzaylılar tarafından kaçırıldığına inanıyordu.
"آمي كاساندرا" تؤمن بأنها مخطوفة من فضائيين.

Alo? Fazla vaktim yok. Bu adamla bu arabadayım ve karısı kaçırılmış!
مرحبا، لا أملك الكثير من الوقت، أنا في السيارة مع رجل زوجته مخطوفة

kaçırılmış olan bir kadını ve kızını kurtarıyorum.
ننقذ فتاة صغيرة مخطوفة و أمها أيضا

tamam,anlıyoruz, ama o senin annen ve kaçırılmış olabilir.
أفهم هذا ، ولكنها أمك وربما تكون مخطوفة

Hiç kaçırılmış gibi davranmıyor.
لا تتصرف كأنها مخطوفة

Korsan ve kaçırılmış prenses misiniz?
قرصان و أميرة مخطوفة

Ziva! Kocasının durumu kritik. Kızı kaçırıldı.
يجب ان تعذريها زوجها في حالة خطرة وانبتها مخطوفة

Göbek deliği olmayan evlatlık oğlumuz vardı ya? Sanırım balodaki eşi kaçırıldı.
ألو ابني المتبنى والذي لا يملك سرة يظن أن أماندا مخطوفة

Belki de bana geri vermek için fidye isteyen iki kız tarafından kaçırıldı.
ربما كانت مخطوفة من قبل فتاتان طلبتا فدية من اجل اطلاق سراحها

"Kaçırıldım, kalbim çalındı."
♫ مخطوفة, قلبي قد سرق ♫

Resmen Kaçırıldım.
أنا مخطوفة.

Paris' e gidecek olan bir uçak rehin alındı
الرحلات الجوية لباريس الان مخطوفة

Söylentiler uçağın kaçırıldığına işaret ediyor.
التكهنات تقول ان الطائرة مخطوفة

Kaçmayı düşünürken kaçırılmak berbat bir şey olmalı.
سأكون في حال سيئة إذا هربت بعيداً وانتهى الأمر بكِ مخطوفة

Kaçırılıyor...
"مخطوفة"

Prensesi kaçırıyorum. Tebrik ediyorum, kaçırıldın.
لقد إختطفت الأميرة أنت مخطوفة تهانينا لك