Ve asıl çılgınca olan şu ki patronum benden ona yılın en büyük dedikodusunu anlattığım için çok hoşlanıyor. | Open Subtitles | و الأروع أن مديرتي تحبني لأنني أخبرتها عن الأمر وقالت أنه أفضل خبرسمعته طوال العام |
Aslında, kovulduğuma sevinmiştim çünkü patronum, kadın egemenliğine inanan biriydi. | Open Subtitles | حسناً، في الحقيقة، سعدت بالطرد. كانت مديرتي وقحة تقريباً. |
K.C. patronum olduğu için sürtüğün teki olabilir. | Open Subtitles | كاي.سي يمكنها أن تكون حقيره لأنها مديرتي |
Patronumla kızın kalantor babasının peşime düşeceğini biliyordum. | Open Subtitles | علمت بأن مديرتي ووالد الفتاة الثري سوف يأتون بحثاً عني |
O an, babamın haklı olduğunu düşündüm. Bu yüzden annemi tekrar menajerim yapmaya karar verdim. | Open Subtitles | وأدركت أنه كان محقاً لذا سأجعل أمي مديرتي ثانية |
Evet, neyse, dinle, benim gerçekten umrumda değil ama patronum hakkında emin değilim. | Open Subtitles | نعم, حسناً استمعي, أنا لا أهتم حقاً, ولكنني لست متأكداً من مديرتي |
Bunu yapmaktan nefret ediyorum ama patronum burada olmadıklarından emin olmak istedi. | Open Subtitles | أكره أن أفعل هذا لك، لكن مديرتي تريد أن تتأكد أنهن ليسن هنا |
Yeterince çılgın bir gün değilmiş gibi, demin patronum aradı. | Open Subtitles | لقد اتصلت مديرتي للتو كما أنّ يومي لم يكن جنونياً بما يكفي |
Ve günümün en önemli anı patronum tarafından Öğrenci Birliği Başkanı önünde madara edilmemdi. | Open Subtitles | و أهم ما حصل في يومي كان تهتك مديرتي بي أمام رئيسة هيئة الطلاب كان ذلك رائعاً |
Küçülmeye gittiklerini söylediler ama açıkcası patronum benden, ondan daha zeki olduğum ve kendini tehdit altında hissettiği için benden hoşlanmıyordu. | Open Subtitles | قالوا أن السبب لتخفيض العمالة, ولكن صدقاً مديرتي لم تحبني لأنني, كما تعلمين لأنني كنت أذكى منها |
Bugün işten çıkarken patronum beni yanına çağırdı ve çok iyi çalıştığımı söyledi. | Open Subtitles | عندما غادرت العمل اليوم مديرتي في العمل ...أتصلت بي وأخبرتني بأن عملي كان رائعاً |
Bak, patronum olduğunu biliyorum, hatta patronumun patronusun veya patronumun başkanı, bu da dolaylı olarak seni benim başkanım yapar. | Open Subtitles | أعلم أنك مديرتي , و ... في الواقع , مديرة مديري أو رئيسة مديري |
Her an gelebilir. patronum da her an gelebilir. | Open Subtitles | مديرتي ستعود أيضاً لكن على رؤيتك |
Ne yazık ki beni söğüşleyen tek kişi, patronum. | Open Subtitles | لحسن الحظ... لكن انه فقط مديرتي من ادخلتني هذا المجال |
Ağlamıyorum. patronum, öğretmenim olabilirsin ve belki de fazla ileri gidiyorum ama sen ve ben, biz aynı geminin yolcularıyız. | Open Subtitles | لست كذلك ربما تكونين مديرتي و أستاذتي |
patronum Dr. Rathburn, muhtemelen beni merak ediyordur. | Open Subtitles | مديرتي,د."رثبورن" في الغالب تتسأل اين انا الان |
İşe başlamamın onuncu gününde Patronumla yatmaktan sıkılmıştım. | Open Subtitles | عشرة أيام في وظيفتي, أشعرتني بالملل كفاية للنوم مع مديرتي. |
Patronumla arkadaşlarımızdan birinin arasını yapmayacağım. | Open Subtitles | لن أقوم بالتوفيق بين مديرتي وأحد صديقاتنا |
Yeteri kadar para kazandı, tüm koleksiyonu sattı ve beni dört yıllığına oraya getirmek için avukati, şirketi ve herşeyi kazandığı parayla toparladı, ve menajerim oldu. | TED | وتمكنت من جمع مال كافٍ، باعت المجموعة كلها وجمعت مالا يكفي لأقيم معها لأربع سنوات مع محاميّ، شركة، كل شيء، وأصبحت حينها مديرتي. |
Belki de patronumu becermenle.... ...bir ilgisi vardır. | Open Subtitles | ربما الأمر متعلق بحقيقة بأنك تعبث مع مديرتي |
Önce kanser olduğumu daha sonra da her şeyi menajerimin yaptığını söyledin. | Open Subtitles | أولاً تخبرني أن لدي سرطان ...و بعدها تخبرني أن مديرتي |