Üçüncü olarak, bu çok sistematik yapı hem çocukluk çağı gelişimi, hem de türümüzün evrimi sürecinde nasıl yapılandırılmış? | TED | ثالثا، كيف تتشكّل هذه الهيكلة النظامية جدا أثناء نمو في مرحلة الطفولة والتطور في نوعنا البشري؟ |
Umudu ve erken çocukluk haklarına erişimi olan milyonlarca çocuk var. | TED | لكن هناك الكثير من الأطفال الذين لديهم آمال، يمكنهم الوصول إلى مرحلة الطفولة المبكرة. |
Özellikle otizm ve Serebral Palsi gibi büyük çocukluk felaketleriyle ilgileniyorum. | TED | أنا مهتم على وجه التحديد بأمراض مثل مرض التّوحّد ، والشلل الدماغي ، هذه الكوارث الكبيرة في مرحلة الطفولة. |
Burada bir genç kızın, çocukluktan kadınlığa olan serüveninin bir parçasını yaratıyoruz. | Open Subtitles | نحن نخلق قطعة عن يوميات فتاة من مرحلة الطفولة إلى مرحلة البلوغ. |
Alice tarafından seçilen o zor problem ise, kanserli çocuk vakalarının artışı oldu. | TED | المشكلة الصعبة التي اختارتها أليس كانت ارتفاع معدلات الإصابة بالسرطان في مرحلة الطفولة. |
Bana göre bu türden bozukluklar çocuklukta yaşanan bazı faktörlerden kaynaklanıyor. | Open Subtitles | في رأيي، نشأت تلك التشوهات من أماكن مختلفة من مرحلة الطفولة. |
Geçmişinden bazı unutulmuş deneyimleri ortaya çıkarabilir... belki de bazı çocukluk davanışlarını. | Open Subtitles | أنه قادر على إكتشاف بعض تجارب الماضى ؟ . ربما نمط السلوك فى مرحلة الطفولة |
Seks endüstrisindeki kızlar genelde sorunlu çocukluk geçmişine sahiptir. | Open Subtitles | الفتيات صانعات الجنس عادة ما يأتي من اختلال وظيفي في مرحلة الطفولة |
Oldukça normal bir çocukluk geçirdim, Roslyn. | Open Subtitles | إنه تدمير زواجنا. كان لي في مرحلة الطفولة إلى حد ما عادية ، روزلين. |
çocukluk tasalarına göğüs gerdiniz ve şimdi Kanadalı ergenliğine ulaştınız. | Open Subtitles | لقد تعديتم مرحلة الطفولة . و الآن قد وصلتم لسن البلوغ الكنديّ |
Senin gibi aşırı cinsel arzu duyan insanlarda buna sebep çocukluk dönemindeki bir travma olabilirmiş. | Open Subtitles | ولكن عندما يكون الناس قد تجاوزوا السلوك مثل مثلكم، في بعض الأحيان وهذا دليل على الصدمة في مرحلة الطفولة السابقة |
Evet, Wilms tümörüne organ gelişimiyle ilişkili bir gen neden olur ve normalde bu, çocukluk döneminde durur. | Open Subtitles | أجل، يرتبط ورم الكلية بمورثات مرتبطة بنمو العضو وينهي عادةً في مرحلة الطفولة |
çocukluk o kadar da güzel mi? | Open Subtitles | هل مرحلة الطفولة كانت بتلك الروعة ؟ |
Daha çok çocukluk aşkı diyebilirim. | Open Subtitles | بالأحرى افتتان في مرحلة الطفولة |
Bu miyelin katmanlarının çoğu çocukluk döneminde oluşur. O hâlde, çok küçük yaşlardan itibaren bizim parlak hayal gücümüz, hayatımız boyunca yaratıcı senfonileri ustalıkla işleyecek miyelin bağlantıları dikkatle oluşturulmuş beyinler geliştirmekle büyük ölçüde ilgilidir. | TED | يحدث الكثير من هذا التكوين للميالين في مرحلة الطفولة. لهذا، وفي سن مبكر، قد يتوجب على مخيلتنا النشيطة أن تفعل الكثير لبناء عقلنا الذي يمكن لوصلاته المغلفة بالمايلين بشكل موزون أن تصنع التناغم الإبداعي في حياتنا. |
çocukluk gibi kokuyor. | Open Subtitles | رائحة مثل مرحلة الطفولة. |
Burada çocukluk kısa sürer. | Open Subtitles | مرحلة الطفولة قصيرة |
Tıkanıklık genellikle çocukluktan kalma izlenimlerden dolayı olur. | Open Subtitles | عادة يعود الخلل لمشاكل حدثت في مرحلة الطفولة |
Sabıka kaydı yok, genç başkasının etkisinde kalmış çocuklukta travma yaşamış. | Open Subtitles | عدم وجود تاريخ جنائي سابق , صِغر السّن تأثير الآخرين , الصدمات النفسية في مرحلة الطفولة |