| Bak, benim kuzenim akıl hastası. Nasıl olduğunu bilirim. | Open Subtitles | اصغي، قريبتي مريضة عقلياً لذا لدي خبرة في هذا الأمر |
| Annesi akıl hastası olan bir kız hakkında. | Open Subtitles | إنه عن فتاة لديها أم مريضة عقلياً. |
| akıl hastası. | Open Subtitles | إنها مريضة عقلياً. |
| Kendisinin alı konulup, tedavi altına alınmasıyla yaptığım çalışma sonucunda vardığım kanı Emily Taylor tıbbi anlamda akıl hastası veya tehlikeli biri değildir. | Open Subtitles | من خلال فترة حجزها, أنني توصلت الى أستناج طبيبي معقول على أن (إيملي تايلور) ليست مريضة عقلياً او خطيرة |
| Kendisinin alı konulup, tedavi altına alınmasıyla yaptığım çalışma sonucunda vardığım kanı Emily Taylor tıbbi anlamda akıl hastası veya tehlikeli biri değildir. | Open Subtitles | من خلال فترة حجزها, أنني توصلت الى أستناج طبيبي معقول على أن (إيملي تايلور) ليست مريضة عقلياً او خطيرة |
| - O akıl hastası değil. - akıl hastası. | Open Subtitles | -ليست مريضة عقلياً |
| Ajan Rossi, eğer onunla konuşursanız, ne yaptığını bilmeyen akıl hastası bir kadın olduğundan-- | Open Subtitles | أيها العميل (روسي)، إذا حاولت التحدث معها ...وهي امرأة مريضة عقلياً من دون أن تعي ما تفعله |
| akıl hastası biriyle yattın! | Open Subtitles | -ضاجعت امرأة مريضة عقلياً ! |