ويكيبيديا

    "مزدهرة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • refah
        
    • başarılı
        
    • gelişen
        
    • zengin
        
    Herkesin refah bir hayatı olduğunu garantiye alarak. Open Subtitles عن طريق التأكد من أن الناس جميعهم يعيشون حياة مزدهرة
    En samimi dileklerimle gelecek günleriniz eskilerin refah ve mutlu olduğu kadar yüce ve onurlu olur. Open Subtitles وأنا اكثر بإيماناً أتمنى إنه قد تكون آخر ايامكم مزدهرة وسعيدة كما كانوا أسلافكم كانت مجيدة ومشرّفة
    Bu sandığın içinde bir hazine var. Az bir miktarı bile hayat boyu refah sağlayabilir. Open Subtitles ثمة كنز داخل هذا الصندوق بعض منه كفيل بجعل الحياة مزدهرة
    İnsanlara sınırlama olmadan başarmaları için fırsat verdiğimiz zaman, bu onlara kişisel tatmin ve başarılı bir hayat sağlayacak. TED عندما نعطي الناس فرصة للنجاح بلا حدود، فإن ذلك من شأنه أن يؤدي إلى تحقيق الذات وإلى حياة مزدهرة.
    Dışarıdan Hayvan Çiftliği başarılı görünüyordu. Open Subtitles ظاهرياُ مزرعة الحيوانات كانت تبدو مزدهرة
    Evet, Mars’ta gelişen bir koloni kurmaya yetecek parayla bir sürü iyi şey yapabiliriz. TED نعم يمكننا فعل الكثيرمن الخير بالأموال التي نحتاجها لانشاء مستعمرة مزدهرة على المريخ.
    Bir yok etme çabası olduğunda çok güçlü bir sivil hayat inşa edebiliriz, zengin bir katılım kültürüyle. TED حيثما وجد التفكك، نستطيع أن نبني حياة مدنية مزدهرة مفعمة بالثقافة المشتركة الغنية.
    İlkel Afrikalılarla çevrili küçük bir beyaz topluluk daha büyük bir refah getirme umudu vadeden genç ve büyüyen bir ülkeye dönüştü. Open Subtitles مجتمع شاب من البيض محاط بالأفارقة البدائيين ينمو ليصبح أمة فتية مزدهرة تحمل الكثير من الآمال بالمزيد من الازدهار.
    Sizin güvenliğinizi sağlayarak uzun ve refah içinde bir yaşam sürmenizi istiyoruz. Open Subtitles وبتوفير الحماية اللازمة التي تحتاجها .لتعيش حياة طويلة مزدهرة
    En büyük boşlukları fazla refah olmaları. Open Subtitles والغالبية العظمى منهم مزدهرة جدا
    Pakistan, refah dolu bir ulus olmalıdır. Open Subtitles باكستان يجب أن تُصبِح أمةً مزدهرة
    * Mutlu Noeller, refah dolu bir yıl ve mutluluklar * Open Subtitles * عيد ميلاد مجيد * * سنة مزدهرة بالسعادة *
    * Mutlu Noeller, refah dolu bir yıl ve mutluluklar * Open Subtitles * عيد ميلاد مجيد * * سنة مزدهرة بالسعادة *
    * Mutlu Noeller, refah dolu bir yıl ve mutluluklar * Open Subtitles * عيد ميلاد مجيد * * سنة مزدهرة بالسعادة *
    Pek çok sürüngen türü besinin bol olduğu denize, başarılı bir şekilde geri döndü. Open Subtitles و قد عادت العديد من أنواع الزواحف الى البيئة المائية مزدهرة على الإمدادات الوفيرة للغذاء
    Ve görünen o ki ben, gür saçlı ve işinde başarılı, meraklı bir çocuğum. Open Subtitles ومن الواضح أني طفلٌ فضول بشعرٍ كثيف وشركة مزدهرة.
    Seninle epey başarılı ticaret işi yürütmüştük. Open Subtitles تذكرنى؟ سافرنا الأعمال التجارية مزدهرة في الأرض معا.
    Hızla gelişen bir kasabaydı burası. Sonra, yanardağ patlayınca, herşey lavların altında kaldı. Open Subtitles هذا المكان كان بلدة مزدهرة والبركان غطاها بالحمم البركانية
    Yirmili yıllar boyunca, New York hızla gelişen bir şehirdi. - Ve sonra da... Open Subtitles حتى ذلك, نيويورك كانت مدينة مزدهرة طوفان العشرينيات
    Hayatımda ilk kez, gelişen bir sosyal hayatım var. Open Subtitles إنها المرة الأولى على الإطلاق التي يكون لدي حياة إجتماعية مزدهرة
    Ama Samsung, Kia ve Hyundai gibi şirketlerin çok daha fazla insan için nesneleri çok daha uygun fiyatlı hâle getiren yeniliklere yatırım yapmasıyla Güney Kore en sonunda zengin oldu. TED لكن بمجرد أن شركات مثل سامسونغ وكيا وهيونداي استثمرت في الابتكارات على نحوٍ جعل من الاحتياجات في متناول اليد للغالبية العظمى من السكان، صارت كوريا الجنوبية، في نهاية المطاف، دولةً مزدهرة.
    Şehir hazinesinden geri kalanı kullanarak, daha zengin bir kasabaya taşınmamı ve bu parayı valiliğe seçilmek için kullanmamı öneriyorum. Open Subtitles اقترح إستعمال ما تبقى من أموال الخزنة أن أنتقل لمدينة مزدهرة أخرى وأترشح لأكون العمدة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد