Bir yatırımcı olmak demek, aslında burada olmana gerek yok demektir. | Open Subtitles | كونك مستثمرة لا يعني حقا وجوب تواجدك هنا |
O bir yatırımcı. Kağıtlar elimde! | Open Subtitles | إنها مستثمرة لدي أوراق تثبت ذلك |
O bir yatırımcı. Ben de hâlâ baş editörüm. | Open Subtitles | انها مستثمرة وانا مازلت رئيس التحرير |
Benimle birlikte 4 yatırımcımız var. Ben baş yatırımcıyım. | Open Subtitles | لدينا أربع مستثمرين، أنا من ضمنهم أنا ما تسميه "مستثمرة موكلة" |
Sen işadamısın. Bense yatırımcıyım. | Open Subtitles | أنت رجل أعمال و أنا مستثمرة |
Ofisime döndüğümde yalnızca bir milyonu bana gönderip, kalan dört milyonu şirkette yatırım maksatlı tutmayacağını nereden bileceğim? | Open Subtitles | كيف أتأكد من كلامك؟ وأنني لن أخرج إلى مكتبي وأجد أنه مليون دولار و4 ملايين أخرى تبقيها هنا مستثمرة لأجلي؟ |
Kalamam bebeğim. Babam muhtemel bir yatırımcı ile görüşme ayarlamış. | Open Subtitles | أعدّ أبي اجتماعاً مع مستثمرة محتملة |
Ya da başka bir yatırımcı mı? | Open Subtitles | أم أنها مستثمرة أخرى ؟ |
yatırımcı bir bayan geldi ve Rammer Jammer'ı duymuş. | Open Subtitles | جاءت سيدة مستثمرة |
En parlak yatırımcı değilim. | Open Subtitles | -أنا لست أفضل مستثمرة. |
Ben yatırımcıyım. | Open Subtitles | أنا مستثمرة. |
Ya da yiyecek sağlayıcımızın. Gerçekten iyi yatırım yapmıştı. | Open Subtitles | أو متعهدة الحفلات الخاصة بنا كانت مستثمرة حقا |
Wharton'da yüksek lisans yapmış, Uluslararası Katdare Mülklerinin geliştirme ve yatırım başkan yardımcısı olacak bir kız. | Open Subtitles | ابنة بشهادة دكتوراه في الأعمال من (وارتون) , والتي ستصبح نائبة رئيس قسم التطوير و مستثمرة في ممتلكات (كادراي) العالميه |
Bayan Carter, siz yatırım bankacısısınız ve hâlâ Herkes'in bir üyesisiniz. | Open Subtitles | ،(أنسة (كارتر ،أنت مصرفية مستثمرة "وكذلك عضوة في "الجميع |
Londra'dan potansiyel bir yatırımcımız. | Open Subtitles | مستثمرة محتملة أخرى من لندن |