Ben sadece iki kızımı da sonunda daha iyi tanıma şansı bulduğum için mutluyum. | Open Subtitles | أنا مسرور لأني حصلت أخير على فرصة للتعرف على فتياتي. |
Oğlumu yanlış tarafa sürükleyerek yardım edebildiğim için mutluyum. | Open Subtitles | أنا مسرور لأني استطعت المساعدة بإعطاء ابني دفعة صغيرة في الاتجاه الخاطئ |
Umm... Sana söylemek istedim, yaşadığım için mutluyum. | Open Subtitles | أردت إخباركِ أني مسرور لأني حي |
O günü kaçırdığım için mutluyum. | Open Subtitles | انا مسرور لأني تغيّبت ذلك اليوم |
İyi ki, tüm gece bununla uğraşmışım. | Open Subtitles | . أنا مسرور لأني سهرت الليل كله لأجل هذا |
Bir kere olsun Clark'ın izlerini takip etmediğim için mutluyum. | Open Subtitles | ولمرة واحدة، أنا مسرور (لأني لا أسير على خطى (كلارك |
Seni yakaladığım için mutluyum. | Open Subtitles | مسرور لأني الحقت بك |
Seninle pazarlık yaptığım için mutluyum. | Open Subtitles | أنا مسرور لأني أتعامل معك |
- Bunu düşündüğüm için mutluyum. | Open Subtitles | -أنا مسرور لأني فكرتُ بها |
- İyi ki bu gece şehirdeymişim. | Open Subtitles | انا مسرور لأني بالمدينة اليوم انا ايضا |
İyi ki sana depoyu anlatmışım. | Open Subtitles | أنا مسرور لأني أخبرتك حول وحدة التخزين |