Seninle görüşmem yasak dede. | Open Subtitles | أنت تعلم أنه ليس مسموحًا لي رؤيتك يا جدي |
- Bir hemster sahibi olmam bile yasak. - Olsun. | Open Subtitles | ليس مسموحًا لي حتى باقتناء هامستر - لا مشكلة - |
Beni vurman yasak. | Open Subtitles | ليس مسموحًا لك بإطلاق النار علي |
- Bana anlatma iznin yok mu? | Open Subtitles | ليس مسموحًا لكِ إخباري؟ |
Güreşebilir mi, güreşemez mi? Onu söyle bana. | Open Subtitles | أخبرني إن كان مسموحًا لها بالنزال أم لا |
Bir, eğer bir kafede önümde dikilen ve yarım saat boyunca ne alacağına karar veremeyen biri varsa, o kişiyi öldürmek için iznim olmalı. | Open Subtitles | أولا، إذا كان شخص يقابلني أمام محل القهوة لا يمكنه أن يقرر ما يريد في نصف سعة فيكون مسموحًا لي قتله |
Sabine'nın gazetecilerle iletişim kurması yasak. Ev hapsinde olmasının bir şartı da bu. | Open Subtitles | (صابين) ليس مسموحًا لها التواصل مع الصحفيين إنه من شروط إقامتها الجبرية |
Telefonunu kullanman yasak. | Open Subtitles | ليس مسموحًا لك استخدام هاتفك. |
- Bu konuda konuşmam yasak. | Open Subtitles | -ليس مسموحًا لي التحدّث عن الأمر . |
- yasak mı burada? - yasak. | Open Subtitles | -أليس مسموحًا بذلك؟ |
Geri verme iznin yok. | Open Subtitles | ليس مسموحًا لك بأعادته. |
Şu an konuşmaya iznin yok! | Open Subtitles | ! ليس مسموحًا لكِ بالحديث الآن |
Güreşebilir mi güreşemez mi onu söyle sen. | Open Subtitles | أخبرني إن كان مسموحًا لها بالنزال أم لا |
- Onu görme iznim olmalı. | Open Subtitles | -يجب أن يكون مسموحًا لي مُراجعة المواد . |