ويكيبيديا

    "مسموح لي" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • iznim
        
    • izin var
        
    • hakkım var
        
    • izinli
        
    • yetkim
        
    • yasak
        
    • izin vermiyorlar
        
    - Böyle bir soruya cevap verme iznim yok hanımefendi. Open Subtitles انا غير مسموح لي بالإجابة علي هذا النوع من الاسئلة
    Bunu biliyordum ama kimseye bir şey söyleme iznim yoktu. Open Subtitles كنت أعرف ذلك , ولم يكن مسموح لي بالتكلم عنه
    Şimdi fark ettim, benim burada olmaya iznim var mı? Open Subtitles أدركتُ للتو ، أأنا مسموح لي أن أكون هنا ؟
    Tavan arasına çıkıp yaşlı adamın kıyafetlerini giymeme izin var. Open Subtitles مسموح لي أن أذهب للسندرة وأرتدي أيّاً من ملابس الرجل العجوز
    İki telefon görüşmesine hakkım var, biliyorum, bana telefonu uzatın. Open Subtitles مسموح لي بإجراء مكالمتين، أرشدني إلى الهاتف
    Evlenme teklif edemiyorum. Arkadaşlarımla konuşamıyorum. Yapmaya izinli olmadığım başka şeyler de var mı? Open Subtitles لايمكني التقدم ، لايمكني الحديث لصديقي أهناك شيء آخر ، ليس مسموح لي بفعله ؟
    Üzgünüm ama ıstakozları canlı olarak satmaya yetkim yok. Open Subtitles آسفة , لكن غير مسموح لي أن أبيع السلطعون حياً
    10 dakikalık rezervem var, ama savaş haricinde kullanma iznim yok. Open Subtitles لدى 10 دقائق إحتياطي و لكنه ليس مسموح لي باستعماله إلا في حالة الحروب
    Hiç kimseyi çağırmaya, düğün pastasına müzik grubu tutmaya ya da çiçeklere... iznim yok, peki sizi nedimem olacağını düşündüren şey nedir? Open Subtitles إنه غير مسموح لي بدعوة أحد، أو إحضار كعكة الزفاف، أو مجموعة من الأزهار، فلماذا تعتقدون بأنني أستطيع إختيار الإشبينة؟
    Ayrıca, kitap yazılırken oluşan şartları da yazmaya iznim olduğundan beni nasıl tuzağa düşürdüğünü nasıl şantaj yapmaya çalıştığını yazabilirim. Open Subtitles و بم أنه مسموح لي إدخال الخلفية العامة فيمكنني أن أكتب كيف خدعتني و كيف حاولت ابتزازاي سأكتب حتى عن الأضواء
    Böyle bir bilgiye vermeye... iznim yok zaten... Open Subtitles أنا غير مسموح لي أن أعطي هذا النوع من المعلومات
    -Galiba senden büyük olduğum için sürme iznim var. -Kesinlikle. Open Subtitles ولكنّي أكبر، لذا أعتقد أنّي مسموح لي - بالضبط -
    Seni aldatmış ve hayatımın en büyük hatasını yapmış... olsam bile bunu söyleme iznim var mı? Open Subtitles هل مسموح لي بقول هذا بالرغم أنني خنتك و ان هذه أكبر غلطة ارتكبتها في حياتي؟
    Ehliyetim var! Thomas Milligan, Gezici Tıbbî Ekip'ten. Dolaşma iznim var. Open Subtitles باسم ميليجان، من الفرقة الطبية الجوالة، مسموح لي بالسفر
    Telefon numarası almaya iznim olduğunu sanmıyorum. Open Subtitles لا اعتقد انه مسموح لي باخذ ارقام الهواتف
    Buna iznim var. Bekarım. İstersem fikrimi değiştirebilirim. Open Subtitles مسموح لي بذلك , فأنا أعزب و يمكنني تغيير رأيي لو أردت
    Parasını ödememe izin var, ama arazisine ayak basamam. Open Subtitles أنا مسموح لي بالدفع ولكن ليس مسموح لي بوضع قدمي في هذا المبنى
    Seni aldatmış olsam da bunu söylememe izin var mı? Open Subtitles هل مسموح لي بقول هذا بالرغم من أنني خنتك
    Ödemeye hakkım var, ama herhangi bir şey önermeye hakkım yok. Open Subtitles أنا مسموح لي بالدفع وليس مسموح لي بوضع قدمي في هذا المبنى
    Bir insanın hayatı tehlikede. Müdahale etmeye sadece izinli değil ayrıca buna zorunluyum da. Open Subtitles حياة بشرية في خطر, أنا لست فقط مسموح لي بل مُطالب ايضاً بالتصرف في الأمر
    Yazılı ve imzalı bir belge olmadan size o bilgiyi vermeye yetkim yok. Open Subtitles ليس مسموح لي إخراج هذه المعلومات دون إقرار موقع
    Demek benim 3 milyonumun çalınması sohbetine benim katılmam yasak? Open Subtitles هيه هيه إذاً ليس مسموح لي التشارك في حوار بشأن
    Tek yaptıkları balık tutmak ve yemek, yalnız kalmama izin vermiyorlar, sende kalabilir miyim? Open Subtitles كل مايفعلونه صيد السمك وبعد ذلك أكل السمك لكنه ليس مسموح لي البقاء لوحدي لذا، هل يمكنني أن أَبقى معك؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد