Hemşirelerimiz biraz meşgul gibi görünüyorlar ama biraz beklerseniz ben gidip getirebilirim. | Open Subtitles | يبدو أنّ ممرّضاتنا مشغولات لكن إن لم تمانعي الانتظار، سأحضره لكِ بنفسي |
Geçenlerde aşırı meşgul kadınların hayatlarındaki 1.001 güne bakarak zaman günlüğü projesi yaptım. | TED | قمتُ مؤخرًا بعمل مشروع لتدوين الوقت والنظر في 1،001 يوم في حياة نساء مشغولات للغاية. |
Bir dakika. Kızlar çok meşgul, seni göremezler. | Open Subtitles | لحظة واحدة يا أخي الفتيات مشغولات للغاية كي يرونك |
Hayır, bir mekanik bir alarm sistemi kurmak meşgul izlerken olduğunu söyledi. | Open Subtitles | لا ، إنها تقول أننا مشغولات بمراقبة الميكانيكي يركّب جهازاً للإنذار |
Hepimiz meşguldük. | TED | كنّ جميعًا مشغولات. |
En az bir saat için benim teyze meşgul tutmak için There vanquishing iksir. | Open Subtitles | و إذا كان هناك جرعات للقضاء فهذا سيبقي . خالاتي مشغولات على الأقل لساعة |
Ama önce, bu bir süre meşgul olmalıdır. | Open Subtitles | . لكن أولاً ، ينبغي لهذا أن يبقيكم مشغولات لفترة |
Bu kızlar dünyada yeni bir çığır açmakla meşgul. | Open Subtitles | لان اولئك الفتيات مشغولات في جوله حول العالم |
meşgul olduğunuzu biliyorum kızlar, ama yeni bir arkadaşımız var. | Open Subtitles | أعلم يا فتيات انكن مشغولات, لكن لدينـا موظفة جديدة |
Maalesef ki tüm tatlı kızlarım meşgul ama burada genç Eliza'mız var. | Open Subtitles | اعتذر كل الفتيات مشغولات لكن لدينا الجميلة ايلزابيث |
İlk evliliğimde karılarımız meşgul olduğunda coşardık. | Open Subtitles | في زواجي الأول أنا وأصدقائي كنا نهيج عندما يكنّ زوجاتنا مشغولات |
Bunu duyduğum çok iyi oldu, çünkü Belle'ler yeni bir geleneğe hazırlanmakla çok meşgul olacak. | Open Subtitles | حسناً من الجيد سماع ذلك لأن الحسناوات سيكونن مشغولات جداً للتحظير لتقليد جديد |
Çoğu nasıl bir eş olacağını düşünmekle meşgul. | Open Subtitles | جميع الفتيات اللواتي أعرفهن مشغولات بأن يصبحن زوجات. |
Kadınlar böyle kentlerde meşgul olurlar. | Open Subtitles | النساء دائما مشغولات فى بلاد كهذه |
Sen, elleri donunun altında meşgul olduğu için kanalı değiştiremeyen ve evden çıkmayan boş beleş dingillerin izlediği embesil bir program yapıyorsun. | Open Subtitles | أنت تقوم بعمل تفاهات... يتم متابعتها بواسطة ربات البيوت، يكن مشغولات... بإيديهم على بنطالهم، فلا يستطيعوا تغيير القناة |
Sen burada Gracie'ylesin, Matt başka bir yerlere kaçtı kızlarsa kendi aileleriyle meşgul. | Open Subtitles | أنت هنا مع "غرايس", و"مات" في مكان ما, والفتيات مشغولات مع عائلاتهن. |
Yolun karşı tarafındaki kız arkadaşların kıymalı patates tartı pişirmekle meşgul olduklarından hiçbir şeyin farkına varmamışlar. | Open Subtitles | صديقاتك هناك مشغولات جداً في صنع فطائر من لحمهم المهروس ولم يلاحظوا أيّ شيء -بحق الجحيم ما هذا، (مارلو)؟ |
Onlar kendi çocuklarıyla çok meşgul Annemse? | Open Subtitles | هنَّ مشغولات مع أطفالهن وأمي؟ |
Elf'lerimi meşgul görmeyi severim. | Open Subtitles | أحبّ رؤية عِفريتاتي مشغولات |
- Uçmakla o kadar meşguldük ki.. | Open Subtitles | -كنّا مشغولات بالطّيران .. |
Nöbetçi hemşirelerin hepsi kritik hastalarla meşgulmüş. | Open Subtitles | كل ممرضات النوبة كن مشغولات بحالتي خطيرتين |