Belki bir ya da iki kez tavsiye istediğim ya da şaka yaptığım olmuştur. | Open Subtitles | ربما كنت طلبت مشورة مرة أو مرتين ، أو مزحة |
tavsiye istiyorsan, bence pişman olduğunu söyle. | Open Subtitles | إن كنت تريد أفضل مشورة مني, فتقدم بإلتماس |
En iyi arkadaşıyla sevgilisinin arasını bozmak için eski sevgilisiyle sevişmesini kaydeden bir kadından ebeveynlik tavsiyesi alamam, üzgünüm. | Open Subtitles | عفوا إذا كنت لا أخذ مشورة التربية من امرأة سجلت لنفسها شريط جنسي مع صديقها السابق اعلم ذلك, ذلك كان خـطأ |
danışmanlık lazımsa beni nerede bulacağınızı biliyorsunuz. | Open Subtitles | إن كنت بحاجة إلى مشورة أخرى، تعرف أين تجدني. |
Pekala gitmem gerekiyor. Eğer yine tavsiyeye veya dertleşmeye ihtiyacın olursa mutlaka beni ara . | Open Subtitles | يجب أن أذهب إذا أحتجت لأي مساعدة أو مشورة مرة أخرى، لا تتردد في الاتصال بي |
Ben sadece Teksaslı bir filozofun tavsiyesine uyuyordum. | Open Subtitles | إننى فقط أتبع مشورة فيلسوف تكساس حين قال : |
Muhtemelen ben evlilikle ilgili tavsiye almak için en iyi seçenek değilim. | Open Subtitles | لستُ على الأرجح أفضل شخص تقصده لأجل مشورة زواجيّة |
Evlilik için tavsiye verecek son kişi benim belki de ama bazen yanlış bir şey yaptığını görebilmek için o yanlışı yapman gerekir. | Open Subtitles | قد أكون أنا الشخص الذي يعطي مشورة زواج، ولكن بعض الأحيان تجبر المُذنب أن يُريك بأنك مُخطئ |
Ağabeyin bize hukuki tavsiye verebileceğini söyledi. | Open Subtitles | أخبرني أخوك بأنك قد تتمكن من تقديم مشورة قانونية لنا |
George, Audrey'den boşandıktan sonra kırılan kalbini onarmak için 18 yaşında bir kızla yatıyor o yüzden güvenilir seks konusunda tavsiye vermekte zorlanacaktır. | Open Subtitles | ليرمّم قلبه المُنفطر بعد تطليقه أودري، لذلك بالكاد يقدر على تقديم مشورة سليمة عن ممارسة الجنس بمسئولية. |
Sadece fotoğrafçılık tavsiyesi. | Open Subtitles | ذلك، انها مجرد مشورة التصوير الفوتوغرافي |
Evet, şey, ben kariyer tavsiyesi dağıtamam. | Open Subtitles | حسناً، لاينبغي لي أن أعطي مشورة مهنية |
Görevden sonra danışmanlık hizmeti alacaksınız. | Open Subtitles | سيتيح لكِ تقديم مشورة بعد هذه المهمة |
Onunla tanıştığımda şirketi danışmanlık yapıyordu. - NASA'ya. | Open Subtitles | لقد قابلته عندما كانت شركته - تقدم مشورة لمشروع.. |
Lucca, eğer tavsiyeye ihtiyacın olursa. | Open Subtitles | لوكا، إذا كنت تريد من أي وقت مضى أي مشورة. |
Yasal danışmanın tavsiyesine göre hiçbir soru cevaplamayacağım. | Open Subtitles | بناء على مشورة محامي قانوني لن أجيب على أي أسئلة |
Onca zamandır biz bundan mı öğüt alıyorduk? | Open Subtitles | جميعنا كنا نأخذ مشورة هذا الرجل؟ |
Dedektif, şu anda hukuki danışma hakkımı kullanıyorum. | Open Subtitles | أيتها المحققة ، في هذا الوقت أنا أقدّم حقي في مشورة قانونية |
Uzun süre hapis yatmaktan kaçınmak için zorunlu olarak günlük seanslara katılmayı kabul etmesi gerekmiş. | Open Subtitles | لتجنب تمديد وقت السجن، كان عليه الموافقة على تقديم مشورة يومية إلزامية |
İstenmeyen tavsiyeleri vermek için çok meşgul olursun. | Open Subtitles | وستكونين مشغولة جدا لتقديم مشورة غير مرغوب فيها |
Onunla evlilik danışmanına gitmediğim için yapıyor. | Open Subtitles | لآنّني لم أذهب لجلسات مشورة الزّواج اللّعينة |
Mika'nın babası, çocuğun kendileriyle yaşamasına müsaade etmişti samuraylarının tavsiyelerinin aksine. | Open Subtitles | والد ميكا قد سمح للصبي بالبقاء معهم ضد مشورة الساموراي |