ويكيبيديا

    "مضض" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • isteksizce
        
    • istemeyerek
        
    • gönülsüzce
        
    Zaman geçiyor ve ekip isteksizce sualtı stüdyosunu sökmeye başlıyor. Open Subtitles انتهى الوقت، ويبدأ الفريق على مضض في تفكيك الاستوديو المائي
    Belki isteksizce, ...ama sonunda istediğiniz düzeyde olmadığını gördünüz. Open Subtitles على مضض ربما ولكنك استطعت رؤية أنه لم يكن بالمستوى المطلوب
    Koolasuchus'lar sıcaklıktaki düşüşü hissediyorlar ve isteksizce de olsa yazlık evlerinden ayrılıyorlar. Open Subtitles يحس -الكولوسوكس- بانخفاض الحرارة ويترك بيته الصيفي على مضض
    Acının derin tutkuların bir parçası olduğunu istemeyerek de olsa kabullenmişti ve duygularını ateşe atmaya hazırdı. Open Subtitles لقد تقبلت المعاناة عن مضض كخصم محتوم للحب العميق و كانت مستعدة لوضع مشاعرها بخطر
    Böylece, istemeyerek de olsa, Ölüm Görünmezlik Pelerini'ni vermiş. Open Subtitles لذا وعلى مضض سلم له الموت عباءة الاخفاء الخاصّة به
    İstemeyerek de olsa bu ödülde katkısı olanları sayayım. Open Subtitles لذا فإنني سأذكر على مضض مساهمة عدد من الأشخاص في الفيلم
    Bu çağrıyı gönülsüzce kabul ediyorum. Open Subtitles وافقت على الحضور لهذا الاجتماع على مضض
    "İsteksizce ya da zorlaymış gibi değil herkes yüreğinde niyet ettiği gibi versin." Open Subtitles "على كل امرىء أن يكون معطاء لا على مضض أو إكراه."
    Bak Barton, zor bir dönemden geçtiğimizi ve bu çalışmayı isteksizce kabul ettiğini biliyorum. Open Subtitles أنظر يا بارتون، أعلم أننا نمر بظروف عصيبة، وأعلم أنك قبلت بهذا العمل على مضض...
    (Gülüşmeler) Kendimi, sevgili saçımı, yedi buçuk ile on santim arası isteksizce keserken belgeledim. TED (ضحك) وثقتها عندما قصصت على مضض 3 إلى 4 إنشات من شعري العزيز.
    Neyse "Baksana, dışarısı çok soğuk ve çok yorgunum, biraz içeri gelsem ne olur? Donuyorum" dedim. Adam isteksizce bizi içeri aldı, yere oturduk. TED فقلت:"اسمع، الجو شديد البرودة، وقد جئت من مسافة بعيدة، هل تمانع في أن أدخل لدقيقة فقط؟ إنني أتجمد من البرد." فوافق الرجل على مضض و سمح لنا بالدخول و جلسنا على الأرض.
    Doktor Coleman, buna rağmen Rodney'in şehrin güç sistemini oldukça geliştirdiğini isteksizce kabul etti. Open Subtitles د. (كولمان) أفاد ، على مضض منه إعترف أنه يبدو كما لو كان (رودني) قد حسّن كثيرا من نظام توليد الطاقة في المدينة
    Ama isteksizce itiraf edeceğim Open Subtitles ولكن سأعترفُ على مضض
    Bart ve Daniel hayır oyu verir, fakat Charlotte ve Eliza isteksizce evet oyu verecektir. Farklı bir alternatifin onlar için kötü olacağı ortadadır. TED يصوتُ كل من (بارت) و(دانيال) بلا، ولكن يصوتُ كلٍ من (شارلوت) و(إليزا) بنعم وعلى مضض وهما على علمٍ بأن البديل سيكون أسوأ لهما.
    Ertesi gün istemeyerek Dr.G'yle olan ikinci randevuma gittim. Open Subtitles في اليوم التالي، وأظهر لي على مضض حتى لتعييني الثاني مع الدكتور G.
    - Biz de verdik. - İstemeyerek. Open Subtitles و الذي أعطيناهم إيام على مضض
    Sonunda üst komutanlık, istemeyerek de olsa nihai noktaya gelmek üzere, yani Washington'la Londra'ya Sovyetler Birliği'yle görüşmelere başlama talebimize razı geldi. Open Subtitles ... والقيادة العسكرية أخيراً، وعلى مضض ضمت صوتها لمطلبنا بالبدء فى... (مفاوضات مـع (الأتحاد السوفيـتـى
    Bana zorla verildiğinde gönülsüzce kabullenirim. Open Subtitles أنا أقبله على مضض عندما يُفرض علي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد