Mecburum. Eve gitmek için para biriktiriyorum. | Open Subtitles | أنا مضطر لذلك أدخر لكى أتمكن من العودة لبلدى |
Buna Mecburum. Artık başka bir şey için çok geç. | Open Subtitles | أنا مضطر لذلك.الوقت تأخر لكى أقوم بفعل أى شىء. |
Yalnız başıma ölmek istemiyorum ve şimdi buna Mecbur da değilim. | Open Subtitles | أنا لا أريد أن أموت لاوحدي والان أنا لست مضطر لذلك |
- Onun geleceğini sana söylemeliydim. - Mecbur değildin. | Open Subtitles | . كان يجب ان اخبرك أنها ستأتى . لم تكن مضطر لذلك |
Hiçbir şey değil. Hiçbir şey olmak Zorunda da değil. | Open Subtitles | ليس كلّ شيء يتقيّد بالمنطق، ليس كل شيء مضطر لذلك. |
Elektroşok tedavisi. Ama o zaman... Yapmak Zorunda mısınız? | Open Subtitles | علاج بالصدمات ، هل لا بد أعنى ، هل أنت مضطر لذلك ؟ |
Bunu yapmak zorundayım. Eğer bunu yapmazsam ayakkabılarının üzerine.. ...kusacağım. | Open Subtitles | انا مضطر لذلك,كي لاننتهي بقيئي يملئ حذائك |
Seni yalnız bırakmak istemiyorum ama Mecburum. Üzgünüm. | Open Subtitles | لا أريد أن أترككي وحيدة لكني مضطر لذلك , أنا آسف |
onun hakkında konuşmak istemiyorum, ama Mecburum. Mecburum, Mecburum, buna Mecburum ... | Open Subtitles | لا أريد التحدث عن هذا الأمر ...ولكننى مضطر لذلك.مضطر |
Bunun hakkında konuşmak istemiyorum ama Mecburum. Mecburum, Mecburum... Mecburum, Mecburum, Mecburum... | Open Subtitles | لا أريد التحدث عن هذا الأمر ...ولكنني مضطر لذلك.مضطر |
Mecburum çünkü. Kontrol edilmem lazım. | Open Subtitles | لأنيّ مضطر لذلك لأنيّ أريد السيطرة |
Burada "sikici" dememem gerekiyordu sanırım ama kusura bakmayın, Mecburum. | Open Subtitles | {\cH2BCCDF\3cH451C00}أعلم أنه ليس من المفترض أن أقول "{\cH2BCCDF\3cH451C00}لعين" هنا، لكن آسف، مضطر لذلك. |
Sanırım buna Mecburum. | Open Subtitles | أعتقد أنني مضطر لذلك |
Bir şeyler yapacaktım ama Mecbur da değildim. | Open Subtitles | كنت عازماً على فعل شيء، لكنني غير مضطر لذلك. |
İnan bana, babam Mecbur kalmadıkça onun yerini söylemeyecektir. | Open Subtitles | ثقى بى, أبى لن يكشف مكانه إلا اذا اعتقد أنه مضطر لذلك |
Gitarını kafanın arkasında çalacaksın, çünkü Mecbur kalacaksın. | Open Subtitles | ستضرب على الجيتار خلف ظهرك لانك ستكون مضطر لذلك |
Yapmak Zorunda olursam, yaparım. Mesleğin bir parçası. | Open Subtitles | سافعلها اذا كنت مضطر لذلك انها جزء من العمل |
Zorunda kalmadıkça hiçkimseyi öldürme. Burada anlaşma yapmak için bulunuyoruz. | Open Subtitles | لا تقتل أى شخص إذا كنت غير مضطر لذلك, نحن هنا لعمل اتفاق |
Aptallık ölmek Zorunda değilken ölmektir. | Open Subtitles | أغبى شيء هو عندما تموت وأنت لست مضطر لذلك. |
- Ahbap, gelmek Zorunda değilsin. - Evet, zorundayım. | Open Subtitles | يا صـاح، لست مضطرًا للمجيـئ - بلـى، مضطر لذلك - |
Çünkü yapmak zorundayım, yoksa kafayı yerim." | Open Subtitles | لسبب أني مضطر لذلك و إلا سوف أجن |
Yapmak zorundayım bebeğim, baban yapmak Zorunda. | Open Subtitles | أنا مضطر لذلك حبيبتي أباك مضطر لذلك |
- Kabul edemem bunu. - Etmek zorundasın. | Open Subtitles | لا يمكنني أن أقبل ذلك - أنت مضطر لذلك - |