O kadın her sabah uyanıp mutfağında beni çocuğunu kucaklarken görüyor. | Open Subtitles | هذه المرأة تصحوا كل صباح، وترى وجهي في مطبخها حاملًا طفلتها، |
Eve geldiğinde kendisini öyle iyi hissediyormuş ki yeni bir şeyler deneme arzusu duymuş ve mutfağında hoş koku ve saç yağlarıyla deneyler yapmış. | TED | وحقيقة أنها تعود لبيتها كل يوم سعيدة هو من قادها للبدء في التجربة بصنع العطور وزيوت الشعر في مطبخها. |
mutfağını mahvetmektense Samantha'yı etkilemenin, daha iyi yolları var. | Open Subtitles | حسناً, توجد طرق عديدة للإبهار سمنثا بدلاً من تدمير مطبخها |
Eh, anlaman gerek, mutfağını kaybetti, kızlarını kaybetti, ve saçı sikilmiş durumda. | Open Subtitles | حسناً , عليك ان تعرفي لقد فقدت مطبخها فقدت بناتها , وشعرها بحالة سيئة |
Çok isterdim, ama anneme mutfağı boyamada yardım ediyorum seni sonra ararım, tamam mı? | Open Subtitles | كنت لأحب هذا و لكن أنا أساعد أمي في طلاء مطبخها أذا سأكلمك لاحقا , حسنا ؟ |
Bir komşu mutfak camından bir tava kızgın yağ döktü. | Open Subtitles | جارة لنا سكبت وعاء من الزيت الساخن من نافذة مطبخها. |
Bunu mutfakta yerde bulmuş, ve bu aspirin değil. | Open Subtitles | لقد وجدت هذه على أرضية مطبخها وهو ليس إسبرين |
Annem mutfağa bayılırdı, o yüzden onun anısını yaşatıyoruz burada. | Open Subtitles | ،والدتي كانت تحب مطبخها لذا، أننا نبقي جزء منها هنا |
Bu Marilyn'in mutfağına harcadığının yarısı. | Open Subtitles | ذلك نصف ما أنفقته (ماريلن) , على مطبخها. |
Gelin, artık gitsek iyi olacak. Janet, mutfağında yabancı görmeyi sevmez. | Open Subtitles | هيا ، الأفضل أن نخرج من هنا اٍن جانيت لا تحب الزوار فى مطبخها |
Eve gelip de mutfağında bir sürü gangsteri görünce ne yapacağını kimse bilemez. | Open Subtitles | تأتي بعد يوم عمل شاق .. لتجد مجموعة مجرمين في مطبخها يقومون ببعض اعمال المجرمين |
Yani Amy de şimdiye kadar 'mutfağında' kimsenin yemek yapmasına izin vermemiş. | Open Subtitles | إذاً ايمي لم تدع أحداً يطبخ في مطبخها أيضاً |
Şu anda bir yerlerde, küçük bir Amerikan kasabasında onun büyükannesi mutfağında. | Open Subtitles | فى مكان ما الآن, فى بعض المدن الأمريكية الصغيرة تقف جدته فى مطبخها |
Güzel bir kadın mutfağında bulduğu malzemelerle sıfırdan yemek pişiriyor. | Open Subtitles | امراة محبوبة تاخذ المكونات تجدها في مطبخها وتطبخ وجبة كاملة من البداية |
Bill, Edward bugün yemeğini Jackie'de yemiş ve mutfağını baştan aşağı yeniden yaptırdı. | Open Subtitles | (إدوارد) قال إنه تناول الغداء عن (جاكي) اليوم. لقد أعادت تجهيز مطبخها بالكامل. |
Annem daha önce hiç kimseye mutfağını kullanması için izin vermedi. Hiç kimseye. | Open Subtitles | أمي لم تدع أحداً يستخدم مطبخها لا أحد |
mutfağını yeniden yaptırtmak niyetindeydi. | Open Subtitles | لقد إعاد تأثيث مطبخها |
Yeni görünüşlerden bahsetmişken, Crickett mutfağını yaptırmayı düşünüyor. | Open Subtitles | بالحديث عن تجديد المظهر كريكيت)تفكر في تجديد ديكور مطبخها |
Yani her yer pasta olmuşken öylece bıraktın mı mutfağı? Bobby'yi suçlayalım mı? | Open Subtitles | إذا تركنا مطبخها مغطى بالكعك؟ هل نضعها على بوبي؟ |
Bir daha yatağında uyuyamayacaksın ya da masamızda yiyemeyeceksin. Anneme o lanet mutfağı düzeltirken yardım edemeyeceksin. | Open Subtitles | لن تنام على سريرك، ولن تأكل على طاولتنا ولن تساعد أمّي في إصلاح مطبخها |
Aşk evin hizmetçisi mutfak ateşini yakarken. | Open Subtitles | بينما الحب هو خادمة المنزل أشعلوا النار في مطبخها |
Benim, oğlumun nişanlısının bu sabah mutfakta beyaz saçlı bir adam hayal ettiğine inanmamı mı bekliyorsun? | Open Subtitles | أتحسبني سأصدق أن خطيبة ابني توهمت رؤية رجل أشيب الشعر في مطبخها صباح اليوم؟ |
Uzun boylu esmer sahibi onu tutamadan ağzında bir sıçanla mutfağa dalan bir Belçika Malinois Köpeği'yle ilgili sorun yaşamışlar. | Open Subtitles | شيء ما حول كلب (مالينيوس) بلجيكي أقتحم مطبخها مع فأر في فكه قبل أن يوقفه مالكه |