Buna anlayış gösteremem, itiraz istemiyorum! | Open Subtitles | لن أتسامح فى هذا الأمر ولن أقبل أية معارضة |
Bu şekilde onca yıldır hiç itiraz görmeden saltanat sürüyor. | Open Subtitles | و سمحت لنفسها التحكم بهذه الطريقة... بدون معارضة, لعدة عقود |
Yani bir tane düşman gerek, karşıt güç. | Open Subtitles | لذا لابدّ أن يكون هناك خصم ، قوّة معارضة |
- General Sklarov komutasındaki hükumet karşıtı olan askeri birlikler, - | Open Subtitles | القوات معارضة لانتخابات الرئاسة وتم قيادته من قبل الجنرال ليو سيكلوف |
Ben rakipsiz yarışırım. Bu şey benim. Kendine başka şey al. | Open Subtitles | انا اعمل بدون معارضة , هذا عملى اوجدى لنفسك عملا آخر |
En sonunda razı mı olacaklar yoksa muhalefet mi edecekler konusu ise hala belirsizliğini koruyor. | Open Subtitles | و ما زالَ غيرَ واضحٍ فيما إذا كان سيظهر قبولٌ في النهاية أو معارضة. |
Fakat genetik modifikasyona Karşı olan aktivistler altın pirince düşmanca Karşı çıktı. | TED | لكن الأرز الذهبي تَلقى معارضة شديدة من قبل الناشطين المناهضين للتعديل الوراثي |
Eğer direniş beni zamanında iyi ve haklı olduğunu düşündüğüm şeylere Karşı muhalefet yapmıyorsa? | Open Subtitles | إن كانت مقاومة الأمر لن تضعني في معارضة لكل أمر فهمته مرة بأن خير أو صالح |
Yönetim kuruluna, nakil komisyonunun verdiği karara itiraz eden bir mektup yazdım. | Open Subtitles | كتبت خطاباً للهيئة الإدارية معارضة لقرار لجنة زراعة الأعضاء |
Bu kadar haklı cümlelere kim itiraz edebilir? | Open Subtitles | حسنًا ، من يستطيع معارضة . كلمات منطقية كهذه |
Yüzüme Karşı seçimlere itiraz etmek ayrı bir şey, arkamdan dedikodu yapmak ayrı bir şey. | Open Subtitles | معارضة هذه الإنتخابات أمامي, هذا موضوع, أما تناقل الشائعات من ورائي؟ |
- Yani karşıt görüşte olan bir Çinli ile çocuk pornograficisini aynı kefeye mi koyuyorsunuz? | Open Subtitles | سوف نفعل الشيء نفسه انتظر، أذن أنت تساوي بين معارضة الصينية مع استغلال الاطفال أباحياً |
Ilımlı bir karşıt gruptan. | Open Subtitles | هو عضو دائم في جماعة معارضة |
Galileo'dan Ventner'a kadar geçen yüzlerce yılda bunun adı karşıt bilim oldu. | Open Subtitles | منذ مئات السنين، من عصر, جاليليو) إلى (فيتنر)، تمت معارضة العلم). |
Rus karşıtı bir isyandan çekinen Moskova, Sovyet birliklerine Varşova'ya doğru ilerlemeleri emrini verdi. | Open Subtitles | تخوفًا من أيّ ثورة معارضة لروسيا أمرت موسكو القوات السوفيتية التقدم بإتجاه وارسو |
- General Sklarov komutasındaki hükumet karşıtı olan askeri birlikler, - | Open Subtitles | لحل مشكلة نقص زيوت التدفئة القوات معارضة لانتخابات الرئاسة |
Cidden, hayatım boyunca, bir şekilde kürtaj karşıtı saflarda oldum ve bu konuda da içim rahat, biliyor musun? | Open Subtitles | جدياً , لقد كنت معارضة للإجهاض طوال حياتي وأشعر بشعور جدي حول ذلك , أتعلم ؟ |
Sizden tek istediğim şey Greg Sullivan rakipsiz giderken sizin boş boş oturmamanız. | Open Subtitles | كل ما أطلب هو ألا نجلس متفرجين بينما " جريج سوليفان " يترشح بلا معارضة |
Bu yüzden de rakipsiz adaylığını koyuyorsun. | Open Subtitles | لهذا أنت متواصل بدون معارضة. |
Ve, ırkçılığa ilk muhalefet Afrikalıların içinden geldi. | Open Subtitles | وذلك في الواقع كانت أول معارضة للعنصرية . من داخل المجتمع الأفريكاني |
İlerleme kaydediyorum ama çok büyük bir muhalefetle Karşı karşıyayım. | Open Subtitles | لا زلتُ أبدأ في عملي لكني أواجه معارضة قوية جدّاً. |
Koloni dışında merkezi olan bir direniş grubunu temsil ediyorum. | Open Subtitles | أنا أمثــل حركة معارضة مقرُهـــا خارج المـُـستعمرة |
Eğer onlara Karşı herhangi bir şey varsa, o zaman muhalif bir gazete olduğumuzu düşünüyorlar. | TED | هم يعتقدون انه ما ان ننشر شيئاً ضدهم .. فاننا صحيفة معارضة لهم ولسنا مستقلين |