Bir Barış Antlaşması, harika bir stratejik avantaj sağlayacaktır. | Open Subtitles | و معاهدة السلام ستكون ذات أهميه إسترتيجيه |
Ama özgürlükleri geri alınanlar için Barış Antlaşması felaket çanlarını çalıyordu. | Open Subtitles | . ؛ أعادوا حريتنا، معاهدة السلام تُنذِر بكارثة |
Bu Barış Antlaşması için sizin gibi düşünen bir sürü Klingon var. | Open Subtitles | أنا؟ حسنٌ، هناك قوم من "كلينغون" يشعرون بذت الشعور حيال معاهدة السلام. مثلك والأميرال (كارترايت)، |
Başından beri barış antlaşmasını engellemeye çalışıyor. | Open Subtitles | إنه رئيس الوفد الروسي ما فتئ يحاول قتل معاهدة السلام منذ البداية |
15 dakika önce barış antlaşmasını imzalamaktan vazgeçtim. | Open Subtitles | انسحبت قبل 15 دقيقة من توقيع معاهدة السلام |
Bu barış anlaşmasının hazırlanması uzun zaman aldı. | Open Subtitles | لن يطول الأمر على صنع معاهدة السلام هذه |
Şimdi de İngiltere Kralı'nın bu evrensel antlaşmayı ve ebedi barışı imzalamasını istiyorum. | Open Subtitles | والآن أريد من جلالة ملك (إنكلترا) أن يوقع أيضاً بنية طيبة على معاهدة السلام العالمي الأبدي |
Ağabeyinin barış anlaşması bununla ilgiliydi. | Open Subtitles | وإن لم نفعل شيء سيغزوننا على أية حال تلك هي خلاصة معاهدة السلام التي مع أخيك |
barış anlaşmasını öyle ayarlıyor. | Open Subtitles | هذا الطريق الذي يصلح له في معاهدة السلام |
Omar Hassan cinayeti yüzünden Başkan Suvarov Barış Antlaşması'nın gerçekleşmeyeceğini düşündüğü bildirildi. | Open Subtitles | "بعد وفاة (عمر حسان)" "كان الرئيس (سوفاروف) على ما يقال متشائماً" "حول إمكانية نجاح معاهدة السلام" |
Bu Barış Antlaşması Amerika'nın ve tüm dünyanın çıkarına. | Open Subtitles | معاهدة السلام هذه تصب في مصلحة الولايات المتحدة) والعالم) |
Bugün Kree İmparatorluğu'nda dağınık şekilde bir patlak veren isyanda Kree İmparatoru ile Xandarlı Nova Prime'ın imzaladığı Barış Antlaşması karşıtları protesto gösterileri yaptı. | Open Subtitles | إندلع شغب متفرق عبر إمبراطورية كري اليوم يحتجون على معاهدة السلام الموقعة بواسطة إمبراطور الكري و (زندار نوفا برايم) |
Barış Antlaşması şartlarıyla ilgili görüştüler. | Open Subtitles | تناقش شروط معاهدة السلام |
Barış Antlaşması konusunda ne yapmayı planlıyorsunuz? | Open Subtitles | ماذا؟ عن طلب الدخول في معاهدة السلام! |
İkimizin de ülkelerimiz arasındaki barış antlaşmasını yenilemek istemesine çok sevindim. | Open Subtitles | انني ممتن بأن كلانا يرغب بتجديد معاهدة السلام بين بلدينا |
Başkan, Dana'nın barış antlaşmasını bozacak yalancı bir sosyopat olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | - الرئيسة تقول أنّ (داينا) مختلة أفّاقة سوف تخرب معاهدة السلام |
Hayır, barış anlaşmasının tarihiydi o | Open Subtitles | \u200fكلا، كان ذلك وقت توقيع معاهدة السلام" |
Hayley, barış anlaşmasının sizin için önemli olduğunu söyledi. Kesinlikle öyle. | Open Subtitles | تخبرني (هيلي) أنّ معاهدة السلام هذه مهمّة لك |
Eğer Kreshenko o antlaşmayı imzalarsa savaş olmaz; savaş olmazsa silah da satılmaz. | Open Subtitles | إذا وقع (كريشنكو) معاهدة السلام تلك، فلن تكون هناك حرب... وإن لم تكن هناك حرب، فلا توجد أسلحة للبيع. |
Vekil Bakan beni, barış anlaşması imzalamam için veTiberius'unamaçlarınıortayaçıkarmamiçin | Open Subtitles | النائب الذي ارسلته للامبراطوريه الفارسيه معني به ان يعيد معاهدة السلام |
Neden barış anlaşmasını bir kenara bırakıp sokaklardaki saldırılarımıza devam etmiyoruz. | Open Subtitles | لماذا لا نوقّع "معاهدة السلام" ونستمر في نشاطاتَنا في مناطق الحضر؟ |