Böyle bir sergi sayesinde MoMA'daki 13 yılım boyunca düşündüklerimi daha da iyi anladım. | TED | لكن معرضاً مثل هذا جعلني أفهم أكثر مما كنت أفكر به لمدة 13 عاماً ، حتى منذ أن حصلت على متحف الفن الحديث. |
Sanatçıların küresel ısınmaya tepkilerine yer veren bir sergi hazırladıklarını söylediler ve bizim mercan resifimize de yer vermek istiyorlardı. | TED | ولقد قالوا أنهم يقيمون معرضاً عن إستجابة الفنانين للإحتباس الحراري، وأنهم يرغبون أن تكون شعابنا المرجانية جزء منه. |
Fotoğrafları gördünüz mü? Keith Haring sergisi ayarladım.. ....bunu çizdiğinde avucunda bil | Open Subtitles | أعطيت كيث هيرينغ معرضاً بعد أن رسم لي بعض المخططات |
Aşağı tarafta, sanat galerisi olan bir arkadaşım var, harika bir sokak sanatı sergisi yapıyorlar. | Open Subtitles | إذا أن عندي هؤلاء الأصدقاء حيث يملكون معرضاً فنياً في وسط المدينة، أنه يقومون بهذا العرض الضخم بفن الشارع |
5. caddede bir sanat galerisi vardı. Ailesinindi. | Open Subtitles | إمتلكت معرضاً فنّياً في الجادّة الخامسة. |
galeri açılışı yapan kaç tane kız arkadaşın var? | Open Subtitles | كم شخصاً لديهِ صديقة ترغب بأن تفتتِحُ معرضاً ؟ |
Bir sanat galerim var, ve sizin parçanızı sergilemek istiyorum. | Open Subtitles | املك معرضاً للفن واحب أن اعرض قطعتك |
Affedersiniz. Nasıl olur da insanın kökeni hakkında sergi açıp da incilden nasıl bahsetmezsiniz? | Open Subtitles | عذراً ، كيف تضعون معرضاً للإنسان ولا تضيفون به الإنجيل؟ |
Bugün yeni bir sergi açıyorum, ve uğraşacak bir sürü iş var. | Open Subtitles | , سأفتتح معرضاً جديداً و الكثير من الأشياء لكي اتعامل معها |
1994 yılında, Whitney Müzesinde bir görevli olduğum zaman, "Black Male" adında bir sergi düzenledim. | TED | في عام 1994م ، عندما كنت منسقة في متحف ويتني ، قدمت معرضاً بعنوان "رجل أسود" |
Bir şeyler hazırla yeter. Bir sergi düzenleyeceğiz. | Open Subtitles | فقط جمّعي أي شيء، وسنكوّن معرضاً |
Masraflarını karşılayarak, tahta mucizelerinin başrolde olacağı, gösterişli bir sanat sergisi düzenleyeceğim! | Open Subtitles | وأريد أن أمول معرضاً فنياً فاخراً يعرض تحفك الخشبية |
Yaptıklarımı paylaşmaya inanıyorum, bu yüzden şu anda da dünyadaki müzelerde sergileniyor olan bir sanat sergisi yapmaya karar verdim. | TED | أؤمن بمشاركة ما أفعله وما أمتلكه مع الآخرين لذا لقد قررت أن أصنع معرضاً للفنون والذي حالياً ينتقل بين المتاحف حول العالم |
Bangkok'dan gelen bir Mastodon sergisi var. | Open Subtitles | هناك معرضاً للمنحوتات للإعارة من بانكوك |
sergi mi açıyorsun? Fotoğraf sergisi mi? | Open Subtitles | هل ستقيم معرضاً لصورك ؟ |
Sebastian'ın eski iş arkadaşı Lorenzo Shaw onu fikri mülkiyet ihlali yüzünden dava etmiş ve merkezde yeni bir seks robotu galerisi açmış kendisine. | Open Subtitles | لورانزو شو" شريك "سيباستيان" السابق" كان يقاضيه لانتهاك حقوق الملكية الفكرية وقد افتتح مؤخراً معرضاً لعرض آلات الجنس |
Bir fotoğraf galerisi sahibidir. | Open Subtitles | إنه يملك معرضاً للصور |
Arkadaşımın Oakland'ta galerisi var. | Open Subtitles | صديقاً لي لديه معرضاً في (أوكلاند) ، و أيضاً لديهم الليلة إفتتاح |
Dandik bir yer alıp, küçük bir galeri aç o zaman. | Open Subtitles | أن تفتتحي معرضاً صغيراً في معمل "بوريتو" قديم |
Uzun yıllar Hawaii'de yaşadıktan sonra San Francisco'ya geri taşınıp yeni bir galeri açtı. | Open Subtitles | بعد أن قضت سنيناً في "هاواي"، عادت إلى "سان فرانسيسكو" وفتحت معرضاً جديداً |
Bir galeri sahibiyim. | Open Subtitles | وانا املك معرضاً. |