Gerçek bir ailemin olduğunu bilmek iyi bir şey. | Open Subtitles | من الجيـّد معرفة أن هناك أحداً من مشجعينك في الخارج يا رجل |
Binada başka birinin de olduğunu bilmek içimi rahatlatıyor. | Open Subtitles | تعلمون ، مجرد معرفة أن هناك شخص آخر في المبنى ، أشعر أفضل بكثير. |
Etrafta hala gerçek eğitimciler olduğunu bilmek gerçekten etkileyici. | Open Subtitles | من الجيد معرفة أن هناك معلمون حقيقيون متواجدون |
Hayır, kaybedecek bir şeylerin olduğunu bilmek hoş bir duygu. | Open Subtitles | لا، لأنّه من الجميل معرفة أن هناك شيء ما بالخارج هناك لا يمكن أن تكون ضالةً طريقها. |
Amerikan koruyucu aile sisteminde 500,000'den fazla çocuğun olduğunu bilmek rahatsız edici ne yazık ki parasal kaynak yönünden eksik bir sistem bu. | Open Subtitles | من المؤلم معرفة أن هناك أكثر من 500,000 طفلاً في نظام الرعاية الامريكي |
Sekiz yaşındaki bir çocuğun, dışarıda onu incitmek isteyenlerin olduğunu bilmek zorunda değil. | Open Subtitles | صبي يبلغ من العمر 8 سنوات لا لا تحتاج إلى معرفة أن هناك شخص من هناك الذين يريدون التعرض له. |
İnancımızda güçlü kadınlara da yer olduğunu bilmek. | Open Subtitles | معرفة أن هناك مكان في عقيدتنا للمرأة القوية. |
Gittiğim zaman Kubo'ya göz kulak olacak birinin olduğunu bilmek hikâyemi güzel bir şekilde sonlandırmamı sağlayabilir. | Open Subtitles | معرفة أن هناك شخص ما يحرس كوبو عندما أموت من شأنه أن يكون طريقة جيدة لإنهاء قصتي |
Dışarıda bir yerde benim için bir böbrek olduğunu bilmek güzel. | Open Subtitles | تسعدني معرفة أن هناك كلية أخرى من أجلي. |
Yeni seviye bir 10 olduğunu bilmek çok kötüdür. | Open Subtitles | لكن الأسوأ هو معرفة أن هناك 10 جديدة |
Etrafta iyi insanların olduğunu bilmek güzel. Hoşça kal. | Open Subtitles | من الجميل معرفة أن هناك ناسا لطفاء - إلى اللقاء |