ويكيبيديا

    "معظم وقته" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • zamanının çoğunu
        
    • çoğu zamanını
        
    • geçirdi
        
    • vaktinin çoğunu
        
    • zamanlarının çoğunu
        
    Londra'da zamanının çoğunu İspanya Cumhuriyeti için harcıyor. Open Subtitles في لندن لقد أمضى معظم وقته في النضال من أجل الجمهوريين الإسبان
    zamanının çoğunu faturaları nasıl ödeyeceğini düşünerek geçiren bir mutlu bir cumhuriyetçiyim ben. Open Subtitles أنا جمهوري حقير سعيد والذي يمضي معظم وقته
    zamanının çoğunu, bacaksız piyanosunun yanında, portakal kabukları ve yenmiş elmalarla birlikte, yerde yatarak geçirdi. Open Subtitles قضى معظم وقته راقداً على الأرض امام البيانو محاط بقشر البرتقال ونوي التفاح
    Hayır, o iyi. çoğu zamanını odasında geçiriyor. Open Subtitles لا, لا بأس به أنه يقضي معظم وقته في غرفته
    Babam tüm zamanını okuyarak... bilimsel kitaplarla ve felsefeyle geçirdi. Open Subtitles ..لقد قضى والدى معظم وقته فى القراءة فى كتب العلم والفلسفة
    Siz geldiğinizden beri vaktinin çoğunu evde geçiriyor. Open Subtitles منذ أتيت ، يبدو انه يقضى معظم وقته بالبيت
    zamanlarının çoğunu yemek yemek, dinlenmek veya uyumak için kullanırlar. TED إنه يقضي معظم وقته إما في تناول الطعام أو الراحة أو النوم.
    O zamanının çoğunu batı yakasında geçirir. Open Subtitles إنه يمضي معظم وقته في منطقة الساحل الغربي
    zamanının çoğunu, saçma oyunlar oynayarak geçiriyor ama o benim asla olamayacağım bir dâhi. Open Subtitles انه يقضى معظم وقته فى لعب الألعاب السخيفة أنه العبقرى الذى لم أكن مثله
    Gerçi zamanının çoğunu kelebek kovalayarak geçirirdi. Ben yapmam öyle bir şey. Open Subtitles بالطبع ، كان يقضي معظم وقته يلاحق الفراشات
    -- Ekiple takılıyoruz, ...üniversiteye giden, ama her nedense zamanının çoğunu benimle ve diğer yetişkinlerle geçiren bir oğlum var. Open Subtitles الحصول على ابن والذي ذهب إلى الجامعة لكن، لسبب ما يقضي معظم وقته معي ومع راشدين آخرين؟
    Babam zamanının çoğunu yollarda harcadı. Open Subtitles أبّي قضى معظم وقته على الطريق.
    zamanının çoğunu üçüncü temyiz başvurusuna hazırlanarak geçiriyordu. Open Subtitles قضى معظم وقته وهو يستعد لطعنته الثالثة
    zamanının çoğunu çiftlikte çalışmak için tahsis ederdi. Open Subtitles . لقد كرّس معظم وقته للعمل بالمزرعة
    zamanının çoğunu Hayat Kadını'yla geçirir. Open Subtitles ويقضي معظم وقته مع سيدة الليل.
    Ailem kötü şekilde boşandılar ve Brian zamanının çoğunu odasında bilgisayar başında geçirirdi. Open Subtitles لقد كان طلاقاً مؤلماً وقد قضى "برايان" معظم وقته مختبئاً في غرفته ويلعب على جهازه الكمبيوتري
    Spencer zamanının çoğunu birinci nişancı oynayarak geçiriyormuş. Open Subtitles قضى سبنسر معظم وقته في لعب أول شخص - الرماة
    zamanının çoğunu cemaatine ayırır. Open Subtitles معظم وقته يقضيه فى الآبرشية
    Çoğu mürekkepbalığının aksine bu, zamanının çoğunu denizin dibinde su püskürterek değil, yürüyerek geçirir. Open Subtitles (خلافا لجميع (الحبارات فانه يقضي معظم وقته ماشيا بدلا من التدفق عبر قاع البحر
    Pekala, biraz pespaye görünebilir, terbiyesiz son derece unutkan ve çoğu zamanını tavernada geçiren biri olabilir ama o benim uşağım. Open Subtitles صحيح أن منظره بائس وأسلوبه مرعب وهو كثير النسيان فعلاً ويبدوا إنّه يقضي معظم وقته في الحانة
    Anlaşılan çoğu zamanını merkezde geçirmiş. Open Subtitles يبدو انه أمضى معظم وقته بالمقر الفيدرالي
    Ilya gününü Eldorado Kafesinde dostlarıyla geçirdi. Open Subtitles يقضى ليلاى معظم وقته في مقهى الدرادو مع حرسه الخاص
    Ayda birkaç gün araziye gidiyor, ama vaktinin çoğunu L.A.'de harcıyor. Open Subtitles يكون في المحمية بضعة أيام في الشهر لكنه يقضي معظم وقته في لوس أنجليس
    Bu Dev Tembel Hayvanlar, muhtemelen, zamanlarının çoğunu dört ayak üzerinde geçirdi. Open Subtitles هذا الكسلان العملاق في الغالب قضى معظم وقته في المشي على أربع أطراف

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد