"معظم وقتي" - ترجمة من عربي إلى تركي

• vaktimin çoğunu
• vaktimi
• tüm zamanımı
• zamanımın çoğunu

Bundan sonra vaktimin çoğunu ders çalışarak geçirmem gerekiyor.
من الآن فصاعدا، وسأقضي معظم وقتي في الدراسة.

vaktimin çoğunu bilgi akımını düzenlemekle geçiriyorum.
أنا أقضي معظم وقتي الآن في تنسيق تدفق المعلومات.

Yılın bu zamanlarında vaktimin çoğunu kazarak geçiriyorum.
أقضي معظم وقتي في مثل هذا الوقت من السنة في صيانتها وحفرها.

Ben vaktimi sokaklarda, davranış bilimci yeteneklerimi hayvanlar alemi üstünde kullanarak geçirdim.
قضيتُ معظم وقتي في الهواء الطلق، مُطبّقاً مهاراتي السلوكيّة على المملكة الحيوانيّة.

Bak tüm zamanımı, berbat, bencil politikacılarla geçiriyorum,ve bugece keşke Washingtonda kalsaydım dedim.
اسمعي,لقد قضيت معظم وقتي في التعاطي مع الفاسدين,والساسة الأنانيين... -والليلة,أشعر وكأنني لم أغادر العاصمة

zamanımın çoğunu şeyleri anlamaya çalışarak geçiriyorum." Ne demeye çalışıyorlar?
أنا امضي معظم وقتي أحاول فهم الأشياء ما الذي يعنونه؟

vaktimin çoğunu park cezalarından ve telekızlara sert davranmaktan yırtsın diye postunu kodesten uzak tutmakla geçirdim.
قضيت معظم وقتي أنظم تذاكر مواقف سياراته وإبعاده عن السجن فيما يمارس العنف مع فتيات الجنس الهاتفي

Dış dünyaya kendimi kapattığımdan beridir vaktimin çoğunu burada yalnız başıma geçirdim.
منذ أن انسحبت من عالم الأعمال, أقضي معظم وقتي وحدي, هنا.

Sebebi ne olursa olsun, neden vaktimin çoğunu bunlarla harcadığımı asla sana söyleyemem.
انظر، لأي سبب من الأسباب، وأنا متأكد من ذلك لا يمكننى أن أقول لك لماذا أقضي معظم وقتي معهم،

Nitekim vaktimin çoğunu burada geçireceğim.
حيث أتوقع قضاء معظم وقتي في المستشفى.

Biliyor musun vaktimin çoğunu sabıkalıların yanında geçiriyorum.
أتعلم لقد قضيت معظم وقتي برفقة المجرمين

vaktimin çoğunu orada geçiririm zannediyordum.
كُنتُ أظن أنني سأقضي معظم وقتي هناك

Seçmenlerim vaktimi boşa harcamamamı bekliyor.
الذين إنتخبوني يتوقعون مني إستغلال معظم وقتي

Ben vaktimi genellikle kampüste geçiriyorum.
أقضي معظم وقتي في داخل المباني

Çoğu vaktimi alıyor.
تأخذ معظم وقتي.

Manzarayı ne kadar çok sevsem de tüm zamanımı Mason-Dixon hattı altında geçirirken görülemem.
لا يُمكن رؤيتي أقضي معظم وقتي (تحت خط (ماسون ديكسون بقدر ما يروقني المناظر الطبيعية

zamanımın çoğunu, dünyanın bu bölümünde geçirmek isterim.
أريد أن أقضي معظم وقتي في هذا الجزء من العالم.

Haifa'da yaşıyorum ama bu aralar zamanımın çoğunu yurtdışında geçiriyorum.
أنا أعيش في حيفا، ولكن حاليًا، أقضي معظم وقتي في الخارج.

Ama yapıyorum. zamanımın çoğunu küçük kızları düşünerek geçiriyorum. Buna da öncelik veriyorum, çünkü benim de bir kızım var.
لكنني بالفعل أمضي معظم وقتي بالتفكير فيهن، وسبب ذلك بشكل رئيسي لأنه لدي طفلة.