Harika. Sanırım o zaman okullarına gidip öğretmenleriyle konuşmalıyız. | Open Subtitles | هذا عظيم ، أعتقد بأننا سنتجول وحسب في مدرستهم ونتحدث إلى معلمهم |
Teknoloji öğretmenleriyle yaptıkları zaman kapsülünü gömmek için Heykel Bahçesi'ne gittiler. | Open Subtitles | إنهم الأطفال إنهم في حديقة النحت ليدفنوا الكبسولة الزمنية هذه التي صنعوها مع معلمهم التقني |
Yani okul gezisinde kaybolan çocuklar öğretmenleriyle birlikte kayboldu, öyle mi? | Open Subtitles | لذلك... ... هؤلاء الأطفال المفقودين و _ في رحلة مدرسية... ... وأنها قد اختفت مع معلمهم. |