ancak bizim özel hastalara ihtiyacımız vardı. | TED | ولكننا كنا بحاجة إلى مرضى معينين. |
özel insanlar, özel yerlerde özel fikirler düşünüyor, sonra fikirleri pasif bir şekilde bekleyen müşterilere taşıyan bir hattınız oluyor. | TED | أشخاص معينين, أماكن خاصة , يبتدعون أفكار خاصة و من ثم لديك أنبوب لأخذ الأفكار مباشرة إلى المستهلكين تحت الإنتظار و الذين هم سلبيون |
Daha özel insanlar, daha özel yerler. | TED | أشخاص معينين أكثر, أماكن خاصة أكثر |
Teröristler belirli medya çalışanlarıyla birlikte hareket ediyor ve hükümetin içinde ajanları var. | Open Subtitles | الأرهابيون كانوا يعملونّ مع أعضاء معينين من الإعلام و عملاء داخل الحكومة نفسها، |
Mesela belirli insanları davet edip... | Open Subtitles | من خلال قيامكِ بدعوة أناسٍ معينين الى منزلك على سبيل المثال |
Burada eski, geleneksel şirket modeliniz: özel insanlar, özel mekanlar; patenti al, piyasaya genellikle bekleyen pasif müşteriler sun. | TED | هنا لديك النموذج القديم و التقليدي للشركة أشخاص معينين و أماكن خاصة براءات اختراع مدفوعة لإستقاء الأفكار إلى مستهلكين كثيرين ينتظروا ،و هم سلبيين |
özel herhangi bir çocuk değil. Genel olarak çocuklar. | Open Subtitles | ليس أطفال معينين بل جميع الأطفال |
özel kişilerin peşinden gidiyorsun. Hatıraları topluyorsun. | Open Subtitles | و تسعى خلف ضحايا معينين |
Geleneksel görüş halen yücelterek bizim yaratıcılığı düşündüğümüz şekildeydi --organizasyonlarda, hükümette-- yaratıcılık özel insanlara özgüdür: beyzbol şapkasını ters tak, konferanslara bu şekilde gel, özel yerlerde, seçkin üniversitelerde, ormanlarda, suda, ARGE laboratuvarlarında, belki şirketlerin komik boyalı odalarında hani fasulye çuvalları ya da langırt masası şeklinde masalarda. | TED | ما زلنا محتفظين بالنظرة التقليدية في كثير من الطرق التي نفكر فيها عن الإبداع في المنظمات و في الحكومات هل هذا هو الإبداع عن أشخاص معينين يلبسون قبعات البيسبول بطريقة معكوسة يأتون إلى المؤتمرات مثل هذه , في أماكن مخصصة نخبة من الجامعيين , مختبرات تطوير و بحث في الغابات و الماء و ربما غرف خاصة في الشركات مطلية بألوان مضحكة تعرفون، حقائب الفاصوليا , و ربما طاولة مفردة لطاولة كرة القدم |
belirli bir yarışmacıyla ilgilendiğiniz doğru değil mi? | Open Subtitles | أنت متأكدٌ أنّك لم تسأل عن متنافسين معينين أو حول معدل المشاهدات.. |
belirli bazı personelin arkadan destek verdiği zamanlardan yani. | Open Subtitles | فى حين ان هناك أعضاء معينين من الطاقم يساعدوه |
- Biliyorsun, yıllardır insanın içinde neyin öldürmek istemelerine belirli bir sebep olduğunu çözmeye çalıştım. | Open Subtitles | لأعوام كثيرة حاولت فهم السبب الذي يدعوا أشخاصا معينين لإرتكاب جرائم قتل |