Brad ile birlikte maç seyredecektin onun eşcinsel olduğunu öğrendin ve iptal ettin. | Open Subtitles | كنت تنوى مُشاهدة المُباراة مع براد و اكتشفت انة شاذ , فألغيت الامر |
Brad ile diğer odada kimin işi bitirdiğini biliyor musun ? | Open Subtitles | اتعلم من انتهى به المطاف في غرفة النوم مع براد |
Maçı Brad ile barda izleyeceğinizi sanıyordum. | Open Subtitles | اعتقدت انك ستشاهد المباراة فى الحانة مع براد |
Bu dairede Brad ile birlikte oturuyorum sanıyor. | Open Subtitles | إنها تعتقد بأنني مازلت أعيش في هذه الشقة مع براد |
Brad ile konuşmam lazım. | Open Subtitles | أنا يَجِبُ أَنْ أَتكلّمَ مع براد. |
Eşcinsel olduğu için Brad ile izlemeyi iptal mi ediyorsun? | Open Subtitles | اذاً انت لن تخرج مع براد لأنة شاذ ؟ |
Hayır, hayır. Siz benimle anlaşma yaptınız, ben de Brad ile. Şimdi buradan gidiyoruz. | Open Subtitles | أنتم إتفقتم معي و أنا إتفقت مع "براد" ، سنرحل |
Brad ile Sally'nin aralarını yapmam, olanları bana anlatman anlamına gelmez. | Open Subtitles | فقط لأني جعلت (سالي) مع (براد) لايعني أنك تحت أي إلتزام لتخبرني كيف جـرى الموعد |
Hayır, Brad ile konuşmam gerekiyor. | Open Subtitles | أوه. لا، عِنْدي gotta يَتكلّمُ مع براد. |
- Sana yapacağın birşeyler bulacağım, ama şimdi Brad ile yapacağım toplantıya geç kaldım. | Open Subtitles | -سأجد لك شيئاً لتفعله و لكن الآن أنا متأخر عن اجتماعي مع (براد) |
Sen Anna, dilediğin sürece Brad ile birlikte olmayı ve çocuklarını olabildiğince korumayı kabul ediyor musun? | Open Subtitles | (آنا) ، هل توافقين على البقاء مع (براد) طالما تريدين؟ و أن تحمي ذريتك طالما تستطيعين؟ |
Jeff Brad ile iyi anlaşıyor, ben de Jackie ile anlaşıyorum. | Open Subtitles | (جيف) يتفق مع (براد) و انا اتفق مع (جاكى) |
Ayrıca Brad ile beraber olacaksın. | Open Subtitles | فهو أنتِ (وسوف تكونين هناك مع (براد |
- Brad ile birlikteyim. | Open Subtitles | -أنا مع (براد ) |