Sana tamamen âşık olduğum tüm bu zaman boyunca bana karşı olan hislerinin gerçek olduğunu bilmek. | Open Subtitles | لأنّي ظننت حينما كنتُ مغرمًا بكِ من أعماقي، أنّ مشاعركِ نحوي حقيقيّة |
Sana âşık olmak nasıl bir şey bilmiyorsun. | Open Subtitles | لستِ تعلمين ما يعنيه أن يكون المرء مغرمًا بك. |
Quinn'in sana hâlâ âşık olduğunu falan düşünüyor. Detayları öğrenmek istemedim. | Open Subtitles | تعتقد بأنّ (كوِن) لا يزال مغرمًا بكِ أو ما شابه، لم أرد معرفة التفاصيل |
Jesse buraya bayılıyordu. Arkadaşından da acayip hoşlanıyordu. | Open Subtitles | (جيسي) أحبّ المكان هنا، وكان مغرمًا جدًّا بصديقتك. |
- AR'dan hoşlanıyordu. | Open Subtitles | -كان مغرمًا ببندقية (أيه آر) الآلية . |
Amara'yı hatırlıyorsun değil mi? Esmer, kahverengi gözlü, şaşırtıcı bir şekilde benim âşık olmadığım kız hani. | Open Subtitles | تذكرين (أمارا)، سوداء الشعر بنّيّة العينين، والتي لستُ مغرمًا بها؟ |
Tabii ki Brandon'n âşık olduğu gizemli kızı tespit etmeyi de denedim. | Open Subtitles | {\fnAdobe Arabic}وطبعًا حاولتُ معرفة هويّة تلك الفتاة الغامضة التي كانت (براندون) مغرمًا بها. |