ويكيبيديا

    "مقابل المال" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • para için
        
    • para karşılığı
        
    • para karşılığında
        
    • Parayla
        
    • paraya karşılık
        
    Hawaii'de geminin yanına küçük botlarla yanaşıp, para için suya dalıyorlar. Open Subtitles في هاواي ، يأتون فى قوارب صغيرة و يغطسوا مقابل المال
    O'nun yaptığı şeyleri annen asla yapmazdı. "para için sex" gibi. Open Subtitles فعلت أشياء لم تكن أمك لتفعلها أبداً، مثل المعاشرة مقابل المال
    Bir laterna bulurum, sen de para için dans edersin. Open Subtitles أنا سأحصل على آله موسيقية ويمكنك أن ترقص مقابل المال
    Kestane rengi saçlarım döküldüğünden beri, saç kesmeyi, ona şekil vermeyi ve saçları para karşılığı kısaltmayı hayal ediyorum. Open Subtitles و الآن و بعدما سقط شعري الأصهب الناعم ،أنا أحلم بقص الشعر و تزيينه و تقصير الشعر مقابل المال
    Ama bu tarz işleri yapan adamlar var, para karşılığında falan. Open Subtitles لكن لا بد أن يكون هناك من يقبل القيام بهذه الأمور مقابل المال
    Biliyor musun onunla senin arandaki farkı, o para için hayatını önemsemiyor, ama sen maaş için koltuğundan bile kalkmıyorsun. Open Subtitles تعرف الفرق بينه وبينك إنه لا يهتم بالحياة مقابل المال لكنك لا تنهض حتى من مقعدك إلا من أجل الراتب
    Büyük fazlalık her zaman para için olan değerdir. TED إن التركيز الأكبر دائما هو على القيمة المرتفعه مقابل المال المصروف
    İnsanların para için fıkra uydurduklarını hiç düşünmezdim ama bir yerlerden çıkıyor olmalılar. Open Subtitles لم أتصور أبدأ أن يكتب ، أُناس النُكت مقابل المال لكني أعتقد أنهم يحصلون عليها من مكان ما
    Bu herifler itfaiye binalarını kapatıp para için dostlarımızın ölümüne sebep oluyor. Open Subtitles كانوا يغلقون محطات الإطفاء ويتسببون فى قتل زملاءنا مقابل المال
    Ben ülkeler için çalışmam para için çalışmam ve senin için de çalışmayacağım. Open Subtitles . انني لا اعمل للشعوب . انني لا اعمل مقابل المال . ولن اعمل لك
    Onlara beni kaçırdığını ve para için zorla alıkoyduğunu söyleyeceğim. Open Subtitles أنا سأخبرهم انك اختطفتني وبأنك سجنتني مقابل المال.
    Yani, aşk veya para için maç kazanamazsın değil mi? Open Subtitles أعني أنك لم تكن لتربح مباراة سواء مقابل المال أو غيره، صحيح؟
    Yani, aşk veya para için maç kazanamazsın değil mi? Open Subtitles أعني أنك لم تكن لتربح مباراة سواء مقابل المال أو غيره، صحيح؟
    para için çocukları kandırmam isteniyor. Open Subtitles انا قد سؤلت عن خيانة الاطفال مقابل المال
    Benim cesaretimden nefret ederdin, bana üçkağıtçı derdin ama dünyanın nasıl işlediğini bir türlü öğrenemedin ya da bazı insanların para için neler yapabileceğini. Open Subtitles كنت تكرهني بشدة وتدعوني باللص ولكنك لم تكن تعرف شيئا عن طريقة العالم أو عما سيفعله الناس مقابل المال
    Bir polisin para karşılığı seks yapmasının illegal olması dışında... Open Subtitles إلا انه غير قانوني لشرطي أن يمارس الجنس مقابل المال
    Tıpkı benden öncekiler gibi para karşılığı seksin daha iyi bir seçenek olduğuna karar verdim. TED مثل كثيرين آخرين قبلي، وعندها قررت أن الجنس مقابل المال هو الخيار الأفضل.
    para karşılığı çalışmak. Kızlardan daha iyi çit yaparım. Open Subtitles بمعنى ان اعمل مقابل المال استطيع بناء السور افضل من تلك الفتيات
    Yaşar para karşılığında bir doktor çağırmış ve ameliyat olmuş. Open Subtitles طبيباً يأتيه و يجري له العملية مقابل المال
    Pendleton'dan plastik patlayıcılar çalıp, para karşılığında bomba yapmak için, onu sen ikna ettin. Open Subtitles أقنعته بسرقة المتفجرات البلاستيكية من ثكنات الجيش لصنع قنبلة مقابل المال
    Evet, peşin Parayla ödül avcısını ve avını anakaraya götürüyor sorgusuz sualsiz, kayıtsız kuyutsuz. Open Subtitles أجل، مقابل المال المقدم، سينقلون مطارد الهاربين و فريسته إلى ومن اليابسة، دون طرح أي سؤال،
    paraya karşılık helikopteri veririm. Open Subtitles الطائرة مقابل المال

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد