Bir maça gitmiştik ve koltuklarımız çok yüksekti. | Open Subtitles | مرة واحدة أخذني إلى لعبة وكانت مقاعدنا عالية جدا تصل. |
Gömülürdük koltuklarımıza Işıkları kararttıkları anda | Open Subtitles | كنّا نغوص في مقاعدنا بعدما يخفتوا جميع الأضواء |
Bu beyler yerimizi almaya çalışıyor. | Open Subtitles | هؤلاء الرجال يحاولون الاستيلاء على مقاعدنا |
Zıplıyorduk. Sonra ara verildi ve hepimiz Yerlerimize geçmeye başladık. | Open Subtitles | ويقفزون فرحاً، ثم أتى الوقت المستقطع، وكنّا جميعاً نعود تدريجياً إلى مقاعدنا. |
Pekâlâ. Koltuklarımızı bulalım, bayanlar ve baylar. | Open Subtitles | حسناً، لنجلس في مقاعدنا سيداتي وسادتي |
- YERİMİZ NERDE BLİYORMUSUN? | Open Subtitles | هل تعرفون أين هي مقاعدنا ؟ مرحبا , سيدتي. الثاني قبل الأخير. |
Hayatımızda ilk defa geziye çıkıyoruz ve koltuklarımız yan yana değil ve bir daha ailecek tatile çıkar mıyız, bilmiyorum. | Open Subtitles | , و مقاعدنا ليست متجاورة و من يعلم كم تبقى لنا من رحلة عائلية ؟ |
koltuklarımız harika. Neredeyse sahaya gireceğiz. | Open Subtitles | مقاعدنا رائعة نحن عمليا على الملعب |
Bunlar bizim koltuklarımız değil. | Open Subtitles | هذه ليست مقاعدنا. |
Hey, Spencer, koltuklarımıza geçmemiz gerekmiyor mu? | Open Subtitles | مرحباً ، سبينس ألا يجب علينا العودة إلى مقاعدنا ؟ |
Maç başlamak üzere. koltuklarımıza geçelim. | Open Subtitles | المباراة على وشك البداية علينا أن نجد مقاعدنا |
Gömülürdük koltuklarımıza Işıkları kararttıkları anda | Open Subtitles | كنّا نغوص في مقاعدنا بعدما يخفتوا جميع الأضواء |
yerimizi aldılar efendim. Başka yer yok. | Open Subtitles | مقاعدنا أخذت ,سيدي, ولم يعد هناك أماكن فارغة |
- yerimizi sevdim. - Ne? | Open Subtitles | أحب مقاعدنا ماذا |
Artık Yerlerimize oturmalıyız. Bu kadar yeter. | Open Subtitles | يجب أن نحصل على مقاعدنا الآن، كفى يعني كفى |
Konserin yarısını kaçırdık resmen. Yerlerimize geri dönelim hadi. | Open Subtitles | لقد فاتتنا نصف الحفلة تقريباً فلنعد إلى مقاعدنا |
Margaret, Koltuklarımızı değiştirelim. Tamam. Aferin, Charlie. | Open Subtitles | مارجريت, سنبدل مقاعدنا (أحسنت يا (تشارلي |
Hadi Koltuklarımızı bulalım. | Open Subtitles | فلنجد مكان مقاعدنا |
Lütfen herkes yerlerine otursun. Bizim yerimiz hazır. | Open Subtitles | إجلسوا جميعاً نحن لدينا مقاعدنا |
Yerimize geçelim mi? | Open Subtitles | ايمكننا الذهاب الى مقاعدنا الان |
Bak, adam gerçekten bizim yerimizde oturan çifte bağırdı. | Open Subtitles | انه بالفعل صرخ فى زوجين كانوا يجلسوا على مقاعدنا |
Aniden bir güneş patlaması olursa bizi oturduğumuz yerde pişirir. | Open Subtitles | توهّج شمسي ربما يحصدنا ويشوينا ونحن في مقاعدنا |
Sandalyelerimiz gerçekten de birbirine değiyor. | Open Subtitles | مقاعدنا بالفعل تكاد تلامس بعضها |
Tamam millet herkes otursun bakalım. | Open Subtitles | حسنا، يا رفاق، لو كان بإمكاننا جميعا اتخاذ مقاعدنا. |
Tamam hanımlar, Yerlerimize oturalım. | Open Subtitles | حسناً, أيّتها البائعات, دعونا نأخذ مقاعدنا. |