ويكيبيديا

    "مقبولاً" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • kabul
        
    • hoş
        
    • uygun
        
    • makul
        
    • Fena
        
    Bu daha kabul edilebilir, ama buda hala Tanrı'yı nihai ahlaki sorumluluğu ile bırakıyor. TED يبدو هذا مقبولاً بدرجة أكبر, لكن تبقى على كاهل الرب المسئولية الخلقية المطلقة.
    Daha da kötüsü, yanlış şeylere gülmeniz -- buna gülmek kabul edilebilir, teşekkürler. TED أو حتى أسوأ من ذلك أن تضحكوا بينما حديثي لم يكن مضحكاً الضحك على هذا الجزء كان مقبولاً شكراً
    Ve son olarak vermek istediğim mesaj şu ki, bilinç bilimsel analize konu olan diğer bütün biyolojik olgular gibi, ve hatta bilimin geri kalanı gibi gerçek bir biyolojik olgu olarak kabul edilmelidir,. TED و الرسالة التي أريد أن أترككم معها هي: يجب على الوعي أن يصبح مقبولاً كظاهرة بيولوجية صريحة خاضعة للتحليل العلمي مثلها مثل أي ظاهرة أخرى في علم الأحياء أو حتى في بقية العلوم الأخرى
    Bilmeni isterim ki geçen gün restoranda yaptığın şey hiç hoş değildi. Open Subtitles أردتك أن تعرف أن ما فعلته في المطعم ذلك اليوم ليس مقبولاً
    Pekâlâ, kuru temizlemeye versem, herkes için uygun mu? Open Subtitles حسناً إذا قمت بأخذ بذلتي الزرقاء إلى المغسلة هل سيكون هذا مقبولاً لجميع؟
    Anneme çektirdiği zulme karşılık makul bir intikam olacaktı. Open Subtitles سيكون ذلك شعوراً مقبولاً للثأر من قسوته مع أميّ
    Tom'un yaşadığı ev içlerinde en iyisiydi ve. eski güzel günlerde hiç de Fena sayılmazdı. Open Subtitles البيت الذي يعيش فية توم كان الأفضل، على الرغم من. وفي الأوقات الجيدة قد يظنه الناس مقبولاً بعض الشئ.
    Ne zaman kargaşalı yerlerde bilimsel eylemlerde bulunmanın zorlaştırılması kabul edilebilir bir hâle geldi? TED منذ متى صار مقبولاً أن يكون العلم صعب المنال في الأماكن المضطربة؟
    Okullarda, ticarette, politikada "ne pahasına olursa olsun kazanmak" kabul edilir oldu. TED ففي مدارسنا، وفي أعمالنا، وفي السياسة، أصبح الفور بغض النظر عن نتيجته أمراً مقبولاً.
    Afrika dışında herhangi bir yerde insan hayatının böyle değersizleştirilmesi kabul edilmezdi. TED لا يوجد أي احتمال هذا النوع من النزف في الأرواح البشرية ان يكون مقبولاً في اي مكان اخر عدا أفريقيا.
    Hanımefendi, ordudan ya da Bakanlık'tan bilgi gelmediyse eşinizin öldüğü kabul edilmiyor demektir. Open Subtitles سيدتى ، إذا لم يكن هناك أى اتصالات قد أتت من الجيش أو من الوزارة ، فهذا يعنى أن موت زوجك ليس مقبولاً
    Gönüllü bir kralın kurbanı olan... bakir soytarı, kabul edilecektir. Ama beni arayacakları aklınıza gelmiyor mu? Open Subtitles ، تضحية الملك الراغب كالأحمق العذراء، سيكون مقبولاً
    Kızımın peşinden gitmeni kabul etmem mümkün değildi. Open Subtitles ، عندما سعيت وراء ابنتي الصغيرة كان هذا غير مقبولاً تماماً
    Ooh, sonunda klas çocuklarca kabul gördüm ve dövülmedim. Open Subtitles أوو، في الأخير سأكون مقبولاً من الأولاد المحبوبين ولن أتعرض للضرب.
    Ve açık uçlu şeylerden nefret eden bir kadın için bu kabul edilir bir durum değildi. Open Subtitles و لاامرأة تكره النهايات غير السعيدة لم يكن هذا مقبولاً
    Özellikle eğer birisi sınıfıma kabul edilmek istiyorsa. Open Subtitles خصوصاً لأي أحد يرغب أن يكون مقبولاً في فصلي
    Bizim için hoş olmayan şey o seçimi gelecek uğruna yapmaktır. TED وليس مقبولاً أن نقوم نحن بالاختيار بدلاً عنهم.
    Tamam, peki, bu defa ağzıma geldi. Bu hiç hoş değil. Open Subtitles حسناً،هذه المرة دخلت إلى فمي،هذا ليس مقبولاً
    Artık böyle şeyler uygun sayılabilir mi? Senin zamanından beri bir çok tutum değişti. Open Subtitles هل يعتبر ذلك مقبولاً الآن ؟ لقد تغيرت الكثير من المواقف منذ أيامك
    uygun boya gelmeleri şartıyla henüz altı aylıkken mesela. Open Subtitles وربما أبكر فلّنقل ست أشهر. على أن يكون حجمه مقبولاً.
    Ekonomistlerden oluşan bir ekip kurdum onların sırtlarına makul zam oranlarını yazdık Open Subtitles و وضعت ارتفاعاً مقبولاً للفائدة بالنسبة المئوية على ظهورهم
    İçinde bulunduğumuz şartlarda, 600 bin dolar makul. Open Subtitles ،تحت هذه الظروف مبلغ 600,000$ يعتبر مقبولاً
    Fena çocuk değil ama ilgimi kaybettim. Open Subtitles كان مقبولاً لكني لم أعُد مهتمة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد