| Grafik masasının altında iki koltuk var. Onları çıkartır mısın, lütfen? | Open Subtitles | هناك مقعدان تحت منضدة التخطيط هلا تسحبهم من فضلك ؟ |
| Şanlısınız. Yan yana iki koltuk var. | Open Subtitles | أنتما محظوظان ، هناك مقعدان متجاوران 15 بي و سي |
| Ve eğer bize bu uçakta iki koltuk bulabilirseniz ben de sizin işinizin bir hayranı olacağım. | Open Subtitles | وأنا سَأكُونُ معجبه بعملك إذا تمكنت من الحصول لنا مقعدان على تلك الرحلة القادمة |
| Bir şey mi var? Evet. Bu sabah ben çıkmadan önce burada iki sandalye vardı. | Open Subtitles | آجل ، كان يوجد مقعدان هنا هذا الصباح وقبل مغادرتي |
| Galeride hâlâ iki kişilik yer var. Kim ister? | Open Subtitles | لازال هناك مقعدان متبقيان في قاعة المشاهدة، من يريدها؟ |
| Size isterseniz yarın için Madrid'e iki yer, oradan da Paris'e bir tekli koltuk, bir yatak verebilirim. | Open Subtitles | لكن يمكنني أن أدبر لك مقعدان علىخطمدريدليلةالغد ... ثم آخران و بمقصورة النوم ... |
| Sadece bir gecede iki koltuk kaldı, görüşü kısmen engelledi. | Open Subtitles | ليلة واحدة فقط ، مع مقعدان إضافيان |
| Bu adam o kadar şişman ki uçakta iki koltuk kaplar. | Open Subtitles | "إنه بدين للغاية، سيتطلب مقعدان على الطائرة" |
| Arka arkaya iki koltuk var. Tandem gibi. | Open Subtitles | هناك مقعدان احدهما خلف الآخر ترادفيّاً |
| Öndeki ufak motor açık havadaki çift koltuk, ve arkadan çekiş. | Open Subtitles | المحرّك الصغير "البيبي" في المقدمة مقعدان في الهواء الطلق في الوسط ومقعد قيادة نادر |
| Operada bir randevu, iki koltuk. | Open Subtitles | موعد في قاعة الأوبرا. مقعدان. |
| İki fazladan koltuk demekti bu. | Open Subtitles | هذان مقعدان اضافيان |
| ...ve Clay Davis de mezarından çıkıp likör kurulundan iki koltuk kaptı. | Open Subtitles | و(كلاي دايفيس) عاد من قبره وأخذ مقعدان في مجلس الخمور |
| İki koltuk ve bir cümle. | Open Subtitles | مقعدان و سطر واحد |
| Koca uçakta iki tane boş koltuk var ama... | Open Subtitles | لم يتبقى إلا مقعدان, و... كلا |
| Batmobil'de iki koltuk vardır. | Open Subtitles | مقعدان بسيارة (باتمان) |
| İki koltuk. | Open Subtitles | مقعدان. |
| - Evet. - İki koltuk? | Open Subtitles | - مقعدان. |
| Depoda arka arkaya duran iki sandalye var, etrafında da ipler. | Open Subtitles | لقد رايت مقعدان ملتصقان ومربوطان بالحبال |
| Orada iki sandalye var, oturalım. | Open Subtitles | هناك مقعدان خاليان ، لنذهب ونجلس |
| İki kişilik yer, lütfen. | Open Subtitles | مقعدان, من فضلك |