Eşofman giymiyordu, ince çizgili bir takım elbise giyiyordu. | TED | ولم يكن يلبس هذه السراويل الرياضية القطنية، كان يلبس حلة مقلمة. |
- Yönetim kurulu toplantılarına hep çizgili lacivert takımınızı giyersiniz. Yönetim kurulu toplantısı mı? | Open Subtitles | عليك دائما ارتداء الأزرق مقلمة على متن الاجتماعات. |
Yoksa, çizgili bir takım elbisesi ve elinde keman kutusu da var mı? | Open Subtitles | مجرم؟ ماذا, ألديه بدلة مقلمة و يحمل صندوق كمان,هذا الرجل |
Pekâlâ. Öncelikle, şu an bol bir kazak giyiyorum ve enine çizgili. | Open Subtitles | حسنا ، اولاً ، أنا ارتدي سترة فضفاضه مقلمة بخطوط أُفقيه |
Manikürlü tırnakları olan şişman serserinin teki saha deneyimi yok, 6 yaşındaki otistik bir çocuğun zekasına sahip. | Open Subtitles | انه عجوز احمق باظافر مقلمة وليس له خبرة حقيقية فى الميدان وذوقه كذوق فتى فى السادسة من عمره انه يدعى الشيطان لانه... |
Şu ince çizgili takım elbilselerle geleceksiniz sanmıştım. | Open Subtitles | اعتقدت أنكم ستحضرون ببزات العمل. مقلمة على الأرجح |
çizgili gömlek üstüne çizgili kravat takmak. | Open Subtitles | ارتداء ربطة عنق مقلمة, مع قميص مقلم. |
Mavi, ince çizgili takım, açık mavi gömlek, gri kravat. | Open Subtitles | بدلة مقلمة زرقاء و قميص سماوي |
İnce çizgili takım elbiseli yöneticilerimizin de, gangsterlerden hiç bir farkı yok. | Open Subtitles | حكامنا هي العصابات في الدعاوى مقلمة ، |
İnce çizgili elbise giyiyorum ve aslında, | Open Subtitles | أرتدي بدلة مقلمة, وأعترف... |
"Manikürlü..." | Open Subtitles | "أظافر مقلمة" |