Önümüzdeki yıl dünyanın daha iyi bir yer olacağını düşünüyor musunuz? | TED | هل تعتقدون أن العالم سوف يكون مكان أفضل في السنة القادمة؟ |
Bugün burada, okyanusun ortasında teknede duruyorum ve çalışmamın gerçekten önemli etkisini konuşmak için buradan daha iyi bir yer olamaz. | TED | أقف هنا اليوم على هذا القارب في عرض المحيط، وما من مكان أفضل من هذا للحديث عن تأثير عملي بالغ الأهمية. |
Geceni geçirebileceğin daha iyi bir yer olamazdı, değil mi? | Open Subtitles | أنت لا تستطيعى أن تجدى مكان أفضل لقضاء الليلة، صح؟ |
%100 eminsin ki öldükten sonra, daha iyi bir yere gideceksin. | Open Subtitles | كنت واثقا مائة بالمائة انك بعد الموت ستذهب الى مكان أفضل |
Nasıl hissettiğini biliyorum, ama bir de şu yönden bak. daha iyi bir yere gitti. | Open Subtitles | أعرف ما هو شعورك, لكن فكر في هذا ذهب إلى مكان أفضل |
Elbette, gerçek şu ki, operasyonları yürütmek için... meyhaneden iyi yer olamaz. | Open Subtitles | بالطبع، الحقيقة هي كقاعدة لإدارة العمليات، لا مكان أفضل من الحانة |
daha iyi bir yer var. Şu tepenin arkasında bir yerlerde. | Open Subtitles | هناكَ مكان أفضل في الخارج، في مكان ما وراء ذلكَ التلّ |
Bay Montague daha iyi bir yer için size yardım etmeye geldim. | Open Subtitles | أيها اللورد مونتيجو أنا هنا لمساعدتك ، كي تذهب إلى مكان أفضل |
Birkaç gün iznim vardı. Kullanacak daha iyi bir yer düşünemedim. | Open Subtitles | لدي بضعة أيام للعطلة، لم أفكر في مكان أفضل كي أقضيهم. |
Kazanmak değil sadece dünyayı daha iyi bir yer haline getirmek istiyorum. | Open Subtitles | لا أكترث لأمر الربح، لكن أريُد فقط أن يكون العالم مكان أفضل. |
Besinli hava icadım sayesinde, Sonunda Dünya'yı daha iyi bir yer yaptım. | Open Subtitles | ،بسبب إختراعي لجعل الطعام يتساقط من الجو أخيراً، جعلت العالم مكان أفضل |
Biliyorsunuz parayı araştırma fonu dışında koyacak daha iyi bir yer bilmiyorum. | Open Subtitles | أتعرف، لا يمكنني التفكير في مكان أفضل لوضع أموالك من تمويل الابحاث |
Pazarlığın sana ait kısmını vermeye başladığın zaman seni kalacak daha iyi bir yere aldırabilirim. | Open Subtitles | ربما أقدر على نقلك إلى مكان أفضل ومريح لا يمكنك عرض شيء يساوي قيمة المعرفة التي أمتلكها |
-Ruhları daha iyi bir yere gidecek. -Bunu daha önce de duymuştum. | Open Subtitles | أرواحهم ستذهب إلى مكان أفضل سمعت ذلك قبل الآن |
Ayrıca, daha iyi bir yere gittiklerini düşünüyorum. | Open Subtitles | إلى جانب , أننى أعتقد بانهم يذهبون إلى مكان أفضل |
Yeni kariyere başlamak için Smallville Lisesi'nden iyi yer mi var? | Open Subtitles | هل من مكان أفضل من ثانوية سمولفيل لإستهلال مهنة جديدة؟ |
Geldiğimiz çöplüktense neresi olsa iyidir. | Open Subtitles | أى مكان أفضل من سلة القمامه التى كنا نعيش فيها |
daha güzel bir yere ödeme yapacaktı ama başaramadı. | Open Subtitles | كان من المفترض أن يكون هذا في مكان أفضل لكن لم يفلح الأمر |
Hayatın iniş-çıkışlarını daha iyi nerede öğrenebiliriz ki? | Open Subtitles | هل هناك مكان أفضل لتعلم متقلبات الحياة ؟ |
- O şimdi çok daha iyi bir yerde. | Open Subtitles | عليك أن تعلم انها في مكان أفضل بكثير، حسنا؟ |
Fikrimin arkasındayım. Bileklerini kessen dünya çok daha iyi bir yer olur. | Open Subtitles | سأساند رأيي , العالم سيكون مكان أفضل إذا أخذتي شفرة حلاقة إلى معصمك |
Bu akılları zorlayacak TED'den daha iyi neresi var? | TED | فأين أجد هذه العقول في مكان أفضل من تيد؟ |