Tycho'daki güvenli limana kabul edileceksiniz. | Open Subtitles | " وسيتم منحكم ملاذ آمن في " تايكو |
Tycho'daki güvenli limana kabul edileceksiniz. | Open Subtitles | " سيتم منحكم ملاذ آمن في محطة " تايكو |
Bu güvenli bir yerden çok uzaklara gitmek için kendi aracını nasıl tasarlayacağı konusunda fikir verir. | TED | ذلك يجعلك تفكر في كيفية تصميم المعدات الخاصة بك لطائفة طويلة بعيدا عن ملاذ آمن. |
Maden ben gelene kadar boşalmıştı zaten, ama gezegen kendime gelene kadar güvenli bir yerdi. | Open Subtitles | كان المنجم قاحلاً عندما وصلت إلى هنا.. ولكن كان هذا الكوكب ملاذ آمن لي حتى نهضت على قدمي |
Halkına güvenli bir sıgınak bulmaktaki başarısızlıgının acısıyla öldü. | Open Subtitles | لقى حتفه معذباً بفشله بإيجاد ملاذ آمن لشعبه. |
Onun gibi köktendinci islamcılar için güvenli bir liman değil. | Open Subtitles | إنه مجتمعي. إنه ليس ملاذ آمن لمتطرف إسلامي مثله. |
Yaşlılar için sağlıklı güvenli bir sığınak olduğu sanılan bu yer bir kalp krizi merkezi haline dönüşmüş. | Open Subtitles | ما يفترض أن يكون ملاذ آمن للمسنين الأصحاء تحول إلى مركز نوبات قلبية |
Burası güvenli bir sığınak illtica etmek isteyenler için. | Open Subtitles | هذه الضيعة بمثابة ملاذ آمن. إنها مكان لأي شخص يبحث عن مأوى. |
Bu pozisyona ilk baktığınızda belki de fil için güvenli bir yer olmadığını düşünürsünüz. | Open Subtitles | عندما تنظر للوهلة الاولى لهذ الموقف ربما كنت تعتقد أنه لا يوجد أي ملاذ آمن للفيل |