tenis kortunu suyla doldurup sonra üstünde buz pateni yapıyoruz. | Open Subtitles | نغمر ملاعب التنس لدينا بالماء وحالما تتجمد نتزحلق على الجليد |
tenis kortları yapılmadan önce burada olağanüstü bir üzüm bağı vardı. | Open Subtitles | قبل أن تكون هنا ملاعب التنس, كانت هناك كرمة رائعة. |
Havuz, tenis kortu, hokey sahası ve diğer yerlere girmeleri yasak. | Open Subtitles | أحواض السباحة , ملاعب التنس صالات الهوكي وألعاب عشبية اخرى جميعها ممنوعة |
Halka açık bir tenis sahasında oynayan bir kız için oldukça pahalı bir şey. | Open Subtitles | هذا ثمن عالٍ بالنسبة لفتاة خرجت من برنامج ملاعب التنس العامّة. |
I ülkelerinden yüzlerce oldum , ama ben sadece gördüm Onların tenis tesisleri. | Open Subtitles | و لكني لم أرَ إلا ملاعب التنس الخاصة بهم |
Genç siyahi yazarlar ödüller kazanıyor, Serena Williams hâlâ tenis kortlarına hükmediyor, onu sevmeyenlere rağmen ve adaylığını koyan bir sürü yeni siyasetçi ve aktivist var. | TED | ويحصد المؤلفون الشباب السود الجوائز، لا تزال سيرينا وليامز تسيطر على ملاعب التنس الأرضي على الرغم من جميع كارهيها ويخوض مجموعة من السياسيين الجدد والنشطاء الانتخابات للرئاسة. |
Ben tenis kortlarını kullanırım. Barı severim. | Open Subtitles | انا استخدم ملاعب التنس انا احبّ الحانة |
Kimin tenis kortunda oynayacağız ki? | Open Subtitles | من يملك ملاعب التنس تلك، على أية حال؟ |
Beyaz tenis tişörtü içinde iyi görünürüm. | Open Subtitles | انا ابدوا رائعاً في ملاعب التنس |
Sokakta, tenis kortlarının orada. | Open Subtitles | بل كان في الشارع بالقرب من ملاعب التنس |
- Livadia'da tenis kortunun yakınlarında. - Evet! | Open Subtitles | بالقرب من ملاعب التنس في "ليفاديا " |
tenis kortunun orada olmalılar. | Open Subtitles | لا بدّ أنهما في ملاعب التنس |
tenis kortunda yere yığıldı. | Open Subtitles | فتاة انهارت على ملاعب التنس |
İşe alma ofisi, tenis kortlarının az ötesinde. | Open Subtitles | مكتب التوظيف خلف ملاعب التنس |
- Ve bunlar da tenis kortlarımız. | Open Subtitles | -وهذه ملاعب التنس لدينا . |