Küçük meleğinin, artık bağımsız ve kendisinden uzakta olmasını kabullenemiyor. | Open Subtitles | لا تتحمل ملاكها الصغير اصبح مستقلاً و بعيدة جداً .. بعيداً عنها. |
Küçük meleğinin, artık bağımsız olmasına ve ondan çok uzaklaşmasına katlanamıyor. | Open Subtitles | لا تتحمل ملاكها الصغير اصبح مستقلاً و بعيدة جداً .. بعيداً عنها. |
Bu vadide bir tek kasaba var sahipleri arkadaşlarım. | Open Subtitles | هناك مزرعة واحدة في هذه المنطقة ملاكها أصدقائى |
Buhar makineleri, faydaları, sahipleri Victoria dönemi İngiltere'sini şekillendiren güçlerdi. | Open Subtitles | المحركات البخارية،منافعها و ملاكها هذه هي القوي التي شكلت بريطانيا الڤيكتورية |
Onun koruyucu meleğiyim ben. | Open Subtitles | فكر اننى ملاكها الحارس |
- Başım. Zonkluyor. - Onun koruyucu meleğiyim adeta. | Open Subtitles | رأسي يرتج - أنا مثل ملاكها الحارس - |
Minibüs ve steyşın araba ile başlayalım ve sahiplerini bulalım. | Open Subtitles | بدأ بالشاحنات ومحطات المركبات وموقع ملاكها |
Jacqueline, küçük meleğinin Down syndrome için biçilen ömrün yanlış olduğunu kanıtlayacağına inanmıştı. | Open Subtitles | آمنت "جاكلين" أن ملاكها الصغير سيحطم كل التوقعات العلميه لفترة حياة المريض بمتلازمة داون |
Hepsi eski sahipleri tarafından işletilen 12 adet madenim var. | Open Subtitles | إني أملكُ 12 منجما , يتمُ الـعمل فيه من قبل ملاكها الـسابقين. |
Bazı sahipleri, Jüpiter gibi, Danae'nin yanı başlarında olmasını istemişler. | Open Subtitles | (بعض من ملاكها مثل (هوبيتر أراد (داناي) بجانبه |
Evlerin taşları canlanıp ev sahiplerini öldürecek. | Open Subtitles | أحجار البيوت سوف تبعث حيه و تقتل ملاكها |