milyonlarca insan nasıl sert bir korumam olduğu hakkındaki videomu izlemişti. ve işte bir tanesi, gözümün önünde. | TED | ملايين الأشخاص شاهدو فيلمي عن كيفية مواجهة محادثة صعبة، والآن تواجهني واحدة. |
Dünyada doğal konuşmayı kullanarak mücadele eden milyonlarca insan var. | TED | هناك ملايين الأشخاص حول العالم الذين يعانون مع استخدام اللغة الطبيعية. |
Benim ne yaptığımın bir önemi yoktu. milyonlarca insan yaptıklarımı bozuyor. | Open Subtitles | لا يهم ما أقوم به أنا ملايين الأشخاص يُبطلونه |
(Alkışlar) Benim hikâyem çok özel ama bugün hapiste olan ve özgürlüğü arzulayan milyonlarca insanı hep birlikte bir düşünelim. | TED | (تصفيق) قصتي هي قصة فردية ولكن تخيل معي قصص ملايين الأشخاص ممن في السجون اليوم، والذين يشتاقون إلى الحرية. |
milyonlarca insanı öldüremem. | Open Subtitles | لن أقتل ملايين الأشخاص. |
Milyonlarca kişinin müvekkilimle ilgisi olabilir. Bahsettiğiniz iki adam muhtemelen araba kullanıyordur. | Open Subtitles | ملايين الأشخاص تربطهم علاقة بموكّلي، أفترض أنّ الرجلين المعنيين يقودان سيّارات |
milyonlarca insanın.. orduya katılmasını sağladım. | Open Subtitles | لقد ألهمت للتو ملايين الأشخاص لينضموا إلى جيشكم |
milyonlarca insan bu yayını izliyordu. | Open Subtitles | كان هناك ملايين الأشخاص يتابعون ذلك البث. |
Bu malzeme PMMA olarak adlandırılıyor ve günümüzde her yıl milyonlarca insan tarafından kullanılarak kataraktı önlüyor. | TED | وهي تدعى PMMA، وهي الآن تستخدم لدى ملايين الأشخاص سنوياً وهي تساعد في منع حدوث الساد. |
Doug gibi diğer insanlarla, arkadaşlarıyla ve aileleriyle gerçek zamanlı iletişim kuramayan milyonlarca insan var. | TED | هناك ملايين الأشخاص الذين قد يكونون قادرين على التواصل في الوقت الحالي مثل دوق، مع أشخاص آخرين، مع أصدقائهم ومع عائلاتهم. |
Numara 11:11, uzun yıllar boyunca... dünyadaki milyonlarca insan için gizemli göründü. | Open Subtitles | الرقم 11: 11 ... لديه سحر خاص على ملايين الأشخاص حول العالم لسنوات |
Evet. Diğer milyonlarca insan gibi. | Open Subtitles | نعم بالاضافة الى ملايين الأشخاص الآخرين |
Nuh Projesi'ne destek verirseniz milyonlarca insan ölecek. | Open Subtitles | إذا ما صادقت على مبادرة (نوا) سيقتل الغاز ملايين الأشخاص |
(Kahkahalar) O hâlde bunu yapmam lazım. Eğer ne olduğunu bilirsem herkes öğrenecek, muhtemelen milyonlarca insan. | TED | (ضحك) في هذه الحالة، سأنتهى هنا. دعنى... إن خمنت بشكل صحيح سيعرفون جميعا ما هو، ومن المحتمل ملايين الأشخاص أيضا |
milyonlarca insanı öldürmeyeceğim. | Open Subtitles | لن أقتل ملايين الأشخاص. |
Yani General Davies büyük hayvan çözümünün aynı zamanda milyonlarca insanı da öldüreceği biliyordu. | Open Subtitles | الجنرال (ديفيس) يعرف أن حلّه الخاص بالحيوانات سيقتل ملايين الأشخاص أيضاً |
- Muhtemelen milyonlarca insanı öldürdük. | Open Subtitles | -ربما قتلت ملايين الأشخاص |
Milyonlarca kişinin hayatını kurtaracak. | Open Subtitles | سينقذ ملايين الأشخاص. |
"Doktor Milgram, 1933'ten 1945'e kadar, milyonlarca insanın sistematik emirler nedeniyle katledildiğini söyledi. | Open Subtitles | الطبيب "ميلغرام" أشار إلى أنه منذ عام 1933 حتى عام 1945 ملايين الأشخاص ذبحت بانتظام بناء على أوامر |