kralları ile karşılaştığında olacakları düşünmek bile istemiyorum. | Open Subtitles | أكره التفكير بما سيحدث له عندما سيقابل ملكهم |
kralları. Ayrıca çarptığın kadının babası. | Open Subtitles | ملكهم, و ايضا والد المرأة التي قتلت بسيارتك |
Dua et de o seni bulmasın. Çünkü bulana kadar kral durmayacak. | Open Subtitles | الافضل ان تصلي ان لا يجدك لأن ملكهم لن يستريح حتى يجدك |
Siyular direndi, çünkü 68 antlaşmasına istinaden bu topraklar onların. | Open Subtitles | السو قاموا لان حسب معاهدة 1968 هذه الارض تعد ملكهم |
İnsanlara, yeni krallarının cesaretini .gösterme şansını kaçırmaz. | Open Subtitles | إنه يستطيب الفرصة ليُظهر للناس شجاعة ملكهم الجديد |
Onurlu bir biçimde ölebilmek için, başka birinin yardımına ihtiyaç duyuyorsanız, o zaman devlet insanların özgürlüğüne müdahale eder ve onlara, yaşadıkları hayatın kendilerine ait olmadığını, bu yüzden de yaşamları hakkındaki kararları kendilerinin veremeyeceğini söyler. | Open Subtitles | للموت بكرامة, عندها تتدخل الدولة بحرية الأفراد لتخبرهم أن حياتهم ليست ملكهم و لا يمكنهم أن يقرروا مصيرها |
Krallarını da belki sonra yakalarım. | Open Subtitles | ربما اخذ ملكهم اسيرا في وقت لاحق عوضا عنه |
Eski dostlarınız, sizi yeni Krallarına satma önceliği için yarışacak. | Open Subtitles | سيقاتل رفقائك السابقون من أجل ميزة أن يبيعوك لصالح ملكهم الجديد |
Böylece insanlar onun önünde eğildi ve muhteşem savaşçıyı kralları ilan ettiler! | Open Subtitles | و عندها الناس ركعوا و جعلوا المحارب العظيم ملكهم |
Başkalarının sürüleri kralları için ölmeye razı değil mi? | Open Subtitles | الجماعات الأخرى على استعداد للموت من أجل ملكهم , أليس كذلك؟ |
kralları, annesinin eteğinin arkasına saklanmayıp askerlerin yanında savaşırsa askerler de daha vahşice savaşır. | Open Subtitles | الرجال سيقاتلون بشكلٍ أقوى إذا رأو ملكهم يقاتل بجانبهم عوضًا من أن يختبئ خلف ثوب أمه. |
Çünkü ilgilenilmesi gerek kişi kralları iken vaktimizi bu piyonlarla harcıyoruz. | Open Subtitles | فقط لأننا نهدر وقتنا مع هؤلاء البيادق بينما ملكهم هو الذي يجب ان نتعامله معه |
Kafasında taçı ile , Roma'daki sarayında oturan kral'ı. | Open Subtitles | ملكهم الجالس فى روما مرتديا القبعة المثلثة |
Aşiret törelerine göre, en büyük savaşçıları kral ilan edilmişti. | Open Subtitles | بقانون القبيلة محاربهم الأعظم يصبح ملكهم. |
Sen artık yokmuşsun, onların köşesiymiş. | Open Subtitles | قالوا أنك خارج الملعب و المكان ملكهم الآن |
Proje onların. Bu günün birinde olacak. | Open Subtitles | ولكن هذا المشروع ملكهم وسيستردونه إن عاجلاً أم آجلاً |
Mısır'dakiler ne zaman kırmızı bir araba görseler krallarının yakınlarda olduğunu anlıyorlardı. | Open Subtitles | لذلك، عندما أي شخص في مصر شاهد سيارة حمراء، كانوا يعلمون أن ملكهم كان على وشك. |
krallarının adaleti sağlamayı bıraktıklarını düşünüyorlar, adaleti kendileri sağlamaya çalışıyorlar. | Open Subtitles | ظناً أن ملكهم ليس لديه إهتمام في تحقيق العدالة، فأخذوا العدالة بأيديهم |
Ayin nihayet tamamlandigiysa kendilerine ait bir iradeleri kalmazmis artik. | Open Subtitles | وحينما ينتهى الأمر أخيرًا، فإرادتهم لم تعُد ملكهم. |
Halk, sizin halkınız, Krallarını demircinin kızıyla birlikte görmek istemezler. | Open Subtitles | الناس ، اناسكَ لايودونَ رؤية ملكهم مع إبنة حداد |
Onları yönlendirmesi için Krallarına bakmaları çok doğal. | Open Subtitles | من الطبيعي أن ينتظروا من ملكهم بعض الأوامر |
Kanunen kendilerinin olmayan bir mülke yerleşme konusunda içleri rahatsa ne güzel! | Open Subtitles | اذا كانوا مرتاحين لفكرة امتلاك عقار ليس ملكهم شرعيا |
Hayatlarını kurtarmak için yalan söyleseler bile, bu sefer de krala karşı yalan söylemekten idam edilirler. | Open Subtitles | إذا كذبوا لإنقاذ أنفسهم سيحنثون باليمين زوراً أمام ملكهم قد يُنفذ عليهم حد الإعدام |
Krallarıyla buluşacaklar. | Open Subtitles | سيذهبون لملاقاة ملكهم |