"مميز و" - ترجمة من عربي إلى تركي

• özel

Bugün yanımda, özel bir yemeğim ve yardımcım var. Harry Solomon.
انا عندى اليوم طبق مميز و مساعد مميز أيضا هارى سوليمون

Çok ender bulunan ve özel bir aşkınız var ve her şeyi heba etmenizi izlemeyeceğim.
انتما الإثنان لديكما حب نادر و مميز و لا يمكنني تحمل مشاهدتكما ترميانه في مهب الريح.

Çünkü o özel bir insan... ve dışarı da birileri onu gerçekten sevebilir.
...لأنها فعلا شخص مميز .و شخص أخر في مكان ما قد يحبها بصدق

Tanrım. Kendimi daha özel ve iyi hissettim birden.
ـ حسناً ً ، هذا يجعلني أشعر بأني مميز و صالح جداً

Bakın herkes.. Bakın herkes çocuğunun özel olmasını ister. Ve öyledirler de
اسمعي الجميع يريد أن يسمع أن طفلهم مميز و هم كذلك

Her zaman gizli bir bağ veya özel bir şeyden bahsediyor... ... amabirilişkidenasla.
و يتحدث عن رابط غير معلن أو شيء مميز و لكن ليس عن علاقة

Sen kimsin ki, kim özel kim değil karar veriyorsun?
من أنت كي تقرر من هو مميز و من هو ليس كذلك؟

Günaydın, aramıza katılan özel bir gence merhaba diyelim.
صباح الخير دعونا نرحب بشاب مميز و صغير فى فصلنا

Fotokopi kodunuz, sadece ve sadece size özel 21 haneli bir sayidir, tamam mi?
رموزكم الناسخة عبارة عن 21 رقم مميز و التي هي خاصة لكم ..

Buna özel bir ilgi ve alaka göstereceğini düşünmüştüm.
إعتقدت أنكِ ستضعيه في مكان مميز و تعتني به

Başka özellikleri ile onu yenebilecek özel bir çocuk.
إنه ولد مميز, و يجب أن يهزمه بقوة مميزة

Büyük bir demet çiçek gönder ama sadece özel ve mükemmel ve sonsuza dek olduğu için, vs, vs...
لأنها شخص مميز و كاملة و ... كل تلك الثرثرة

Çok özel bir çocuksun erkek çocuklar... birer "insan"dır.
مميز و الفتيان هم من بنى البشر

Bu sadece özel olduğunuz anlamına gelir, hepsi bu.
هذا يعني بأنك مميز و حسب, هذا كل شيء

Ben özel olmasını istiyorum, sen özel olmasını istiyorsun ve biliyorsun ki özel olması için uğraştık ama bilirsin...
أنا أريده أن يكون مميز و أنت تريده أن يكون مميز... و أنت تعرف لقد حاولنا... أن نجعله مميز, لكنك تعرف...

Ve çok özel birine ithaf ediyorum.
و أهديته لشخص مميز و خاص جدا

özel ve ünlü biri olmak istiyorum.
اريد ان اكون مميز و مشهور

özel olmayan Ando'yu bırakın, ben de sizinle geleyim.
أطلقوا سراح (أندو) الغير مميز و أنا سأذهب معكم اتفقنا؟