tuvalet kağıdı rulolarından, kürdanlardan ve plastik kaşıklardan yelkeni de yara kabuğu ve dinamitten yapılma. | Open Subtitles | إنه مصنوع من لفائف مناديل المرحاض وعيدان الأسنان والأشواك البلاستيكية والشراع مصنوع من قشور الجروح والديناميت |
Anlayın ki, bunlar temizlik malzemeleri, Fas Zeytinyağlarından bir fıçı birkaç tuvalet kağıdı hırsızlığı ile ilgili değil. | Open Subtitles | تفهّموا أنّ هذا ليس كسرقة جرّة زيتون مغربي أو لفّتين من مناديل المرحاض ما نتحدث عنه هنا |
Gidip komşunun ağacını tuvalet kağıdı ile saralım, ne dersiniz? | Open Subtitles | ما رأيكم أن نخرج ونضع مناديل المرحاض على أشجار الجيران ؟ |
O kadar tuvalet kağıdı kullanmayacağız. | Open Subtitles | نحن لا ننوي بأن نستخدم هذا المقدار من مناديل المرحاض |
Hey, tuvalet kağıdı bitmiş. | Open Subtitles | لقد قضوا نهائياً على مناديل المرحاض |
- Dick'in. Theodopolis takımı için tuvalet kağıdı almaya gidiyorum. | Open Subtitles | إنّها لـ (ديك)، فإنّي ذاهبة لشراء مناديل المرحاض لفريق (ثيودوبوليس). |
Belki tuvalet kağıdı ile cephane almak için çalışan indirimini kullanabilirim. | Open Subtitles | ربما قد أستخدم "خصم الموظفين" لأجل بعض مناديل المرحاض والذخيرة |
Çünkü işyerinden tuvalet kağıdı çalıyorsun. | Open Subtitles | لأنك تسرقين مناديل المرحاض من العمل |