Ve zavallı şehriniz dünyadan izole edilmiş bir şekilde ben uygun görene kadar denizin dibinde kalacak. | Open Subtitles | ومدينتكم المثيرة لشفقة ستبقى غارقة و معزولة عن العالم طالما أنا أري ذلك مناسباَ |
Bak, bu Sentinel olayıyla ilgileniyorum izin verin uygun gördüğüm diğer şeylerle de ilgileneyim. | Open Subtitles | لقد اهتممت بأمر الحارس هذا اسمحوا لي فقط بالاهتمام بالأمور الأخرى كما أراه مناسباَ |
Sana uygun birini buldum sanırım. | Open Subtitles | أظنني قد أعرف شخصاًَ مناسباَ لك |
Eğer onu bulurlarsa, ne uygun görüyorlarsa, yapabilirler. | Open Subtitles | حينما يجدوه يمكنهم فعل ما يرونه مناسباَ |
Üzgünüm, uygun bir vakit değil. | Open Subtitles | ليس وقتاَ مناسباَ |