Çünkü bugün beni bulmaya geldin ve yeni evim İngiltere'de seni karşılamaktan memnunum. | Open Subtitles | وأنا فخور بأن أُرحب بكَ فى منزلي الجديد البريطانى الجديد. |
Yani bana yeni evim, yeni kültürel kimliğim tamamen yabancıymışım gibi öğretiiliyordu. Kendimi geliştirmek amacıyla aile ve ülke tarafından geleneklere göre bana söylenen hiçbir şeyi anlama yetisinde değildim. | TED | و هكذا جرى تقديمي الى منزلي الجديد ، هويتي الثقافية الجديدة، كغريبة تماماً ، غير قابلة على إستيعاب أي شئ مما يقال لي من قبل العائلة أو بلدي و تقاليدهم التي تريدني أن أتقدم الى الأمام. |
Ve şimdi de cin, evime yeni evime dönmeyi diliyorum. | Open Subtitles | و الآن, "جـنـّي". أتـمـنـّى أن أعود لموطني بصحبة منزلي الجديد |
Hepinizin bildiği gibi yeni evime taşınma konusunda epeyi heyecanlıyım. | Open Subtitles | كما تعرفون انا حقًا متحمسه للانتقال الى منزلي الجديد, |
- Hava kararmadan yeni evimi görmek istiyordum. | Open Subtitles | كنتُ أمل أن أرّ منزلي الجديد قبل أن يحل الظلام |
Ve yeni evimi buldum. | Open Subtitles | لقد وجدت منزلي الجديد |
Pazartesi tekrar paketleyin Yeni evimde buluşalım ve oraya boşaltın. | Open Subtitles | يوم الإثنين أحضروها معكم إلى منزلي الجديد و سنقوم بتفريغها هناك |
Sahildeki Yeni evimde kutlama partisi veriyor olurdum büyük ihtimalle. | Open Subtitles | كنت على الأرجح سوف أقوم بحفلة في بيتي في منزلي الجديد المطل على الشاطيء |
Yeni evimin manzarasına. | Open Subtitles | المنظر من منزلي الجديد |
yeni evim hakkında öğrenecek çok şeyim var. | Open Subtitles | الكثير لأتعلمه حول منزلي الجديد |
yeni evim oldukça konforlu, teşekkür ederim. | Open Subtitles | منزلي الجديد مريح تمامًا، أشكرك |
Burası yeni evim olacak. | Open Subtitles | سيكون هذا منزلي الجديد. |
Tamam. Seni alıp yeni evime getireyim mi? | Open Subtitles | إلى منزلي الجديد سوف تحبيه إنه كبير |
yeni evime ilk gelenin, bombacı bir manyak olmasını istemiyorum. | Open Subtitles | -تباً, (مايكل ) لن أترك معتوه ما, يكون أول شخص، يجلب المتفجرات إلى منزلي الجديد |
- yeni evime hoşgeldin. - Bu senin Alice olmalı. | Open Subtitles | مرحباً بكَ إلى منزلي الجديد - لابد أن هذهِ هي (أليس) - |
Yeni evimde, sokağa çıkma yasağı karşıtı bir parti veriyorum. | Open Subtitles | سأقيم حفلًا مضادًا لحظر التجوال في منزلي الجديد |
Yeni evimde mutlu olup olmadığımı merak etmiş. | Open Subtitles | كانت تريد أن تطمئن علي في منزلي الجديد. |
ve Celle'deki Yeni evimde eski bir dostla karşılaştım. | Open Subtitles | وفي منزلي الجديد ب "سيلي" التقيت بصديق قديم |
Bu benim Yeni evimin numarası. | Open Subtitles | هذا رقم منزلي الجديد |
Kimse Virjinya'daki Yeni evimin Amerika'nın en büyük motor savaşlarının dibinde olacağını söylememişti. | Open Subtitles | لم يذكر أي أحد منزلي الجديد (في (فيرجينيا الذي في الواقع سيكون موقع لأكبر حرب من حروب الدراجات النارية الأميركية |