ويكيبيديا

    "منطقة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bölge
        
    • bölgesi
        
    • alanı
        
    • bölgesinde
        
    • alan
        
    • yer
        
    • bölgeye
        
    • alanına
        
    • bölgesinden
        
    • bölgesinin
        
    • alana
        
    • yeri
        
    • alanında
        
    • alanda
        
    • bölgesini
        
    bölge kodu 818 olarak bilinen, başka bir dünyada. Neden? Open Subtitles فى عالم آخر يعرف ب منطقة الكود 818 , لماذا؟
    Eğer Kalp Makine yok edilirse bütün makine bölgesi yıkıntılar içinde kalır! Open Subtitles لو هلكت الآلة الرئيسية فلن يبقى أي شيء سليم في منطقة الآلات
    Şöyle dedik, 140 kilometre karelik bir alanı kapsamak istesek ne olur? TED و قلنا، ماذا لو أردنا أن نغطي منطقة تمتد لـ140 كيلومتر مربع؟
    Diğer 3 kişinin boyun bölgesinde boğma izine benzeyen yaralar var. Open Subtitles هناك رضوض حول منطقة الحنجرة عند ثلاث رجال دلائل على اختناق
    Bizim evrende uaşabileceğimiz alan sınırlı, hatta bir ufukla sınırlı. TED توجد منطقة محدودة في الفضاء نستطيع الوصول إليها، محاطة بأفق.
    Bullpen'de (Yedek atıcıların ısındıkları yer) bile yaralı halde yatıyor olabilir. Open Subtitles لربما هو ينزف الآن في منطقة إحماء المناوب عن رامي الكرة
    Ve 1.000 metrenin altında, on canlıdan dokuzunun kendi ışıklarını ürettiği, parladığı ve göz kırptığı biyoluminesent bölgeye rastladık. TED أما تحت 1,000 متر، واجهنا منطقة إضاءة حيوية، حيث تسعة من كل 10 حيوانات تصنع ضوءها بنفسها وتسطع وتومض.
    D.C. kent bölge halkına... tetikte ve uyanık olmalarını tavsiye ediyorum. Open Subtitles إلي سكان منطقة متروبيليتان دي سي كونوا مستعدين للإنذار ، حذرين
    Uzak bir bölge ancak yerel polis yola koyuldu bile. Open Subtitles انه في منطقة بعيدة والشرطة المحلية في طريقها الى هناك
    Bu Özel bölge tamamen Kara Şövalye Birliğinden farklı, çünkü riskli gözükmüyor. Open Subtitles ولكن أيضا اعضاء منطقة الفرسان السود يبدون اهتماما بالانضمامإلى منطقة الحكم الياباني
    Omuz bölgesi, geniş ve tek çizgi halinde kan damlaları. Open Subtitles منطقة الكتف ,كبير , ترصين قطرات الدما ، بخط واحد.
    İki ayaklı birisinin bu kadar ayakkabısı nasıl olur anlamıyorum, ama neyse artık, burası da UGG bölgesi olsun. Open Subtitles لا أعرف كيف أن شخص واحد له قدمين لديه الكثير من الأحذية ولكن مهما يكن, هذه منطقة خاصة بالأحذية
    Herkese burası bir ölüm bölgesi diyorsunuz fakat öyle değil. Open Subtitles ولا تنفكون تخبرون الجميع أن هذا المكان يشكّل منطقة مميتة
    yüz 24 bin, 500 000 mil karelik bir arama alanı. Open Subtitles مساحة منطقة البحث هي خمسمائة واربعة اذا مسحتها تصبح 500.000ميل مربع
    Bir kundakçı, yanan alanı genişletmek için benzini etrafa döker. Open Subtitles الشخص الذي يضرم النار سيقوم بسكب الغازولين ليوسع منطقة الحريق
    Ve bu zeytin yağı büyükşehir bölgesinde sadece bir yerde satılıyor, Open Subtitles وهذا الزيت يباع حصراً في مكان واحد في منطقة وسط المدينة
    Depo sanayi bölgesinde olduğu için etrafta bir sürü benzer araç var. Open Subtitles بما أن المخزن في منطقة مصانع يوجد هنالك العديد من السيارات المتشابهة
    Yaklaşık on yaşındaydım ve babamla beraber New York eyaletinin kuzey kısmında vahşi bir alan olan Adirondack dağlarında bir kamp gezisindeydik. TED كنت فى العاشرة من العمر فى رحلة تخييم مع أبي فى جبال الاديرونداك وهي منطقة برية فى الجزء الشمالي من ولاية نيويورك.
    Hava Birimi 1, Küresel yer Bulma Sistemi GPS'le bağlantı kuruyor. Open Subtitles الوحدة الجوية الأولى تفصل جي بي إس لتَحديد مكان منطقة الهدف
    Yasak bölgeye giriyorsunuz. Rotanızı değiştirin. Burası uçuşa kapalı bölgedir. Open Subtitles أنتم تدخلون منطقة محظرة استديروا هذه منطقة يحظر فيها الطيران
    Khruschev saldırı emrini Amerikalılar, Eisenhower'a göre Macaristan'ın Sovyet etki alanına ait olduğu düşüncesinde olduğunu anladığı an vermişti. Open Subtitles أمر خوروشوف بتنفيذ الهجوم بعد أن أعلمه الأمريكان بقدر ما كان آيزنهاور مهتمًا هنغاريا تدخل في منطقة النفوذ السوفيتي
    Güçlü bir direnişle karşılaşır, ve çıkarma bölgesinden geri çekilmeye zorlanırsak kalkan jeneratörüne saldırmadan önce kuvvetlerimizi birleştirene kadar dayanmalıyız. Open Subtitles لو قابلونا بمقاومة قوية قم بإبعاد القوات عن منطقة الهبوط إنتظر حتى نلتحق بقواتنا قبل أن تهجم على مولد الطاقة
    Buna ilaveten, ülkenin ormanlık bölgesinin ortasındayız ve halka açık alanlarımız çok berbat. TED إضافة إلى ذلك نحن نعيش في وسط منطقة الغابات للبلد، وفضاءاتنا العامة مقرفة؛
    Volkanik aktivitelerle başladı! Ve biz sıcak bir alana yaklaşıyoruz! Open Subtitles بدء من نشاط بركاني ، ونحن ذاهبون الى منطقة دافئة
    Bu da NASA'nın daha önce iniş yapılamayacağı düşünülen bilimin çok ilgili olduğu Gale Krateri'ne tam bir iniş yeri belirlemesini sağladı. TED وهذا سمح لناسا أن تستهدف منطقة معينة في فوهة غيل وهي منطقة ذات أهمية علمية لم تكن قابلة للهبوط عليها من قبل.
    Hayır, eyalet yetki alanında bulundu, sigorta için arama yapıIdı. Open Subtitles تم العثور عليها متروكة في منطقة تحت سلطتنا القضائية, للتأمين
    Ve eğer bu organize etme pozisyonundaki bazı topluluk üyeleri her felaketten sonra, her alanda bulunuyorsa bu araçlar da mevcut bulunmalı. TED وإذا كان احد أعضاء المجتمع في هذا الموقف التنظيمي في كل منطقة بعد كل كارثة، فإن هذه الادوات يجب ان تكون موجودة.
    İniş bölgesini ıskalayıp kasabanın ortasına düştüler. Open Subtitles لقد تجاوزو منطقة الإنزال و هبطو في منتصف المدينة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد