Artık kendimi ondan üstün gördüğüm için onu terk ettiğimi sanıyor galiba. | Open Subtitles | وأعتقد إنه يعتقد ذلك أنفصلت عنه لأني أعتقد أني أفضل منه الآن |
- Bence hemen şimdi kurtulalım ondan. - Arabalarınıza dönün. | Open Subtitles | ـ قلتُ سنتخلص منه الآن ـ عودوا إلى عرباتكم |
Demiştin ki eğer ondan kaçarsam, tüm hayatımdan da kaçmış olurmuşum. | Open Subtitles | انت قلت لي اذا هربت منه الآن فسوف تكون هاربا كل حياتك |
Ayrıca artık ondan gerçek hediyeler alıyorum. | Open Subtitles | كما اني اصبحت احصل على هدايا حقيقيه منه الآن |
John bu yolculuğa başlayalı 18 ay olmuş, ve şimdi kendisine şu anki şikayetlerini söylemesini istedim. | TED | لذا حتى الآن جون ومنذ 18 شهرا وحالته تسوء وأطلب منه الآن أن يخبرنا بعض الشيء عن مأزقه الحالي. |
Elçinin dedikleri yüzünden birçok insan ondan şüphe duyuyor. | Open Subtitles | الكثير من الناس يشكون منه الآن بسبب ما قاله النبي |
Ya ondan şimdi kurtuluruz ya da sıradaki seçimi kaybederiz. | Open Subtitles | إما ان نتخلص منه الآن أو سنخسر الانتخابات المقبلة |
ondan korkmuyorum. Horoz gibi babalanırken onu alt ettim, şimdi de ederim. | Open Subtitles | استغرق لتر له عندما كان المخل، L'ليرة لبنانية تأخذ منه الآن. |
Artık ondan daha iyilerini bulabilirim. | Open Subtitles | أستطيع الحصول على من هو أفضل منه الآن |
Artık ben ondan daha iyiyim. | Open Subtitles | أنا أفضل منه الآن. وداعا. |
Çünkü etrafta ondan çok fazla var. | Open Subtitles | هناك الكثير منه الآن |
Chloe hastanede ondan ölmek üzere, sanırım Lana da hastalandı. | Open Subtitles | (كلوي) في المستشفى وهي تحتضر منه الآن وأعتقد أن (لانا) أصيبت به أيضاً |
Fakat spermleri ondan alabilirsiniz değil mi? | Open Subtitles | لكن يمكنك أخذه منه الآن |
Artık ondan alabilirim. | Open Subtitles | يمكنني أن اخذه منه الآن. |
Senin fikrin değildi! Ne o, artık emirleri ondan mı alıyorsun? | Open Subtitles | هل تأخذ الاوامر منه الآن ؟ |
ondan kalanları paspaslıyorum. | Open Subtitles | إنني أنظف ما تبقى منه الآن |
Gerçekten de şimdi ondan iki tane mi var? | Open Subtitles | أهناك اثنين منه الآن فعلاً؟ |
Eğer şimdi burdan çıkmazsam bir daha şansım olmaz. | Open Subtitles | إذا لم أخرج منه الآن لن أحصل على فرصة أخرى |
Daha sonra dava açmanın bir yolu bulunur, ama şimdi boşverin. | Open Subtitles | ربما ستكون هناك وسيلة لمقاضاته في وقت لاحق ولكن دعينا منه الآن |