ويكيبيديا

    "منوط" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bağlı
        
    • kalmış
        
    • Mesele
        
    • değişir
        
    • alakalı
        
    • Duruma göre
        
    • için yapmıyor bunu
        
    İyi de geçeceklerin sayısı gelecek aşamalara bağlı değil mi? Open Subtitles لكن أليس نجاحهم من عدمه منوط بالمراحل المُقبلة من الاختبارات؟
    Bir konuda yardımına ihtiyacım olabilir. Olayların nasıl gelişeceğine bağlı. Open Subtitles ربّما أحتاج مساعدتكَ في شيء، هذا منوط بماهيّة تطوُّر الأمور.
    Ama sana söylemeliyim ki bu tamamen bana bağlı değil. Open Subtitles وأنت ِ موهوبه ومصممه بشكل كبير ولكن الأمر ليس منوط بي وحدي
    Ne kadar acı çekmek istediğin sana kalmış. Open Subtitles الأمر منوط بمقدار ما تريد أن تتأذى لأجل ذلك
    Ne kadar acı çekmek istediğin sana kalmış. Open Subtitles إن الأمر منوط بمقدار ما تريد أن تتأذى لأجل ذلك ؟
    Bu bana bağlı değil. Bu sana bağlı değil. Bu, jüriye bağlı. Open Subtitles هذا ليس منوطاً بي و بكِ هذا منوط بهيئة المحلفين
    Bu çocuk doğacak ve onun hayatındaki yerin tamamen sana bağlı. Open Subtitles سأنجب هذا الطفل لكنّ دورك في حياته منوط بكَ
    Hepsi canavarların kim olduğunu düşündüğüne bağlı. Open Subtitles حسناً، هذا منوط بظنّكِ فيمن ترينهم وحوشاً.
    Onu bu yolda tutmak bize bağlı. Open Subtitles الأمر منوط على كل واحد منكم بأن يبقيه في ذلك الطريق
    Anlaşmalarına bağlı. Ki böyle bir anlaşma yok. Open Subtitles هذا منوط بعقدها، و الذي لا نملك نسخة منه.
    İç Güvenlik içeri girecek olursa ördek gibi avlanırlar. Her şey sana bağlı ahbap! Open Subtitles عندما يدخل رجال الأمن القومي سيكون هناك إطلاق نار كثير هنا، الأمر منوط بك يا صاح.
    Bu sadece bizi o duruma sokacak şeye bağlı. Open Subtitles الأمرُ منوط فقط، بالسبب الذي سيضعنا بذلك الموقفِ،
    Ancak bu güçle ne yaptığınız tamamen size bağlı. Open Subtitles لكن ماستفعلونه بتلك القوّة في النهاية منوط بكل فرد منكم على حِدًا
    Gecikmiş kirayı ödedim. Artık gerisi sana kalmış. Open Subtitles لقددفعتالإيجارالمتأخر، الأمر منوط لك الآن
    Dikkatlerini çektikten sonra, dikkatleri üzerinde tutmak sana kalmış. Open Subtitles حالما تستحوذ على انتباههنّ، فالأمر منوط بك لإبقاء المُحادثة جارية.
    Artık bu konuda ne karar vereceğin sana kalmış. İzninle. Open Subtitles وقراركِ بالسماح لنا بفعل ذلك منوط بكِ، والآن إعذريني.
    Hava sahamızı korumak Gizli Servis ve Hava Kuvvetlerine kalmış. Open Subtitles إن الأمر منوط بـ أمن الرئاسة ...و القوات الجوية لكي يحموا فضاءنا الجوى...
    Gellar'la işim bittikten sonra hayatını nasıl şekillendireceği Travis'e kalmış. Open Subtitles ما يفعله بحياته حين أفرغ من (غلر) أمر منوط به
    Deniz aşırı bir görevde paravan bir kimliğe bürünecekseniz asıl Mesele hep ufak tefek şeylerde biter. Open Subtitles عندما تعمل تحت هوية مستعارة في خارج البلاد كل شيئ منوط بالأمور الصغيرة
    - Peki oraya gitmenin en iyi yolu ne? Şimdi, bu değişir. En güvenli yol, kıyı şeridini takip etmek. Open Subtitles هذا شأنٌ مرهون، الطريق الأئمن منوط بالساحل.
    Hepsi büyüdüğünde ne olmak istediğinle alakalı bebeğim. Open Subtitles الأمر بأسره منوط بما تودّين غدوّه حين تكبرين يا حبيبتي.
    Duruma göre değişir. Open Subtitles ذلك منوط.
    Bence sadece Laurel'a verdiği söz için yapmıyor bunu. Open Subtitles أعتقد أن هذا الموضوع منوط بما يتعدّى (لورل).

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد