Bu alanların çoğu sosyal değişim için kullanılabilir. | TED | كان بالإمكان استخدام العديد من هذه الأماكن من أجل التغيير الاجتماعي. |
Benzer şekilde, kaynaklarımızı sosyal değişim için faydalı hâle getirmeliyiz. | TED | بالمثل، علينا استخدام مصادرنا من أجل التغيير الاجتماعي. |
Çoğu inanç temelli organizasyonumuz sosyal değişim için kullanılabilecek müthiş miktarda servetlere sahipler. | TED | لدى العديد من مؤسـساتنا الدينية كميات هائلة من الثروة التي يمكنُ استخدامها من أجل التغيير الاجتماعي. |
Bu arada, Samantha evde bir erkeği giydiriyordu, değişiklik olsun diye. | Open Subtitles | في الوقت نفسه، سامانثا في المنزل خلع الملابس رجل، من أجل التغيير. |
Erkeklerin beyinleri, dijital olarak şunlara göre yeniden döşeniyor: değişime, yeniliğe, heyecana ve devamlı uyarılmışlığa. | TED | أدمغة الأولاد تتم إعادة ربطها رقميا بطريقة جديدة بالكامل من أجل التغيير والتجديد والإثارة والاستثارة الدائمة. |
Bir kez olsun antrenmana vaktinde gelirdin. | Open Subtitles | لتأتي في الوقت المحدد للتمارين من أجل التغيير |
Bir kişinin zahmetli bir değişimi talep etmesi genellikle zahmetlidir. | TED | يعد طلب شخص واحد من أجل التغيير صعب وغير مريح في الغالب. |
- değişiklik için.. - Çocuklarla olan geçmişiniz nedir ? | Open Subtitles | ـ من أجل التغيير ـ ما هو تاريخك مع الأطفال؟ |
Burada, binlerce insanın, değişim için nasıl ayağa kalktıklarını ve eylem yaptıklarını görebilirsiniz. | TED | هنا بإمكانكم مشاهدة كيف أن مئات الآلاف من الناس وقفوا وتظاهروا من أجل التغيير. |
Bu, 1989'un sonbaharı, ve değişim için ayaklanarak eylem yapan insanların ceplerinde birer mobil telefon olduğunu hayal edin. | TED | فهذا فصل الخريف سنة 1989، وتخيلوا جميع هؤلاء الناس واقفين ليتظاهروا من أجل التغيير وكان لديهم هواتف نقالة في جيوبهم. |
Artık birçok ülke Ulusal Eylem planları oluşturarak bu yönde değişim için çalışıyor. | TED | طورت العديد من الدول خطط عمل وطنية من أجل التغيير. |
Bu dünyadaki reformculara yardımcı olmuş oluruz. değişim için can atan reformculara. | TED | سنساعد الإصلاحيين في هذه المجتمعات الذين يناضلون من أجل التغيير. |
Bugün sosyal değişimi konuşmak için buradayım, yeni bir terapi veya müdahaleyi değil ya da çocuklarla yeni bir çalışma yöntemi veya öyle bir şey için değil, fakat sosyal değişim için yeni bir iş modeli, problemin üstesinden gelebilmek için yeni bir yoldan bahsetmek istiyorum. | TED | انا هنا اليو م لاتحدث عن التغير الاجتماعي ليس كعلاج جديد ولا تدخل او طريقة جديدة للتعامل مع الاطفال او شئ كهذا ولكن نموذج جديد للعمل من أجل التغيير الاجتماعي طريقة جديدة لمعالجة مشكلة |
Her gün, gençlerin fikir ve tutkularıyla değişim için savaştığını okuyoruz; sosyal değşim, siyasi değişim, topluluklarında değişim. | TED | كل يوم، نقرأ فيه عن شباب يقودون أفكارهم ورغباتهم للكفاح من أجل التغيير، من أجل التغيير الاجتماعي والسياسي، والتغيير في مجتمعاتهم |
"Bir Kuğu Efsanesi, Değişim İçin Bir Program." | Open Subtitles | أسطورة بجعة، تيليثون من أجل التغيير |
Şimdiki hedefimiz bu işi dünya çapında ölçeklendirmek, her caddedeki hava kalitesi haritasını çıkarabilelim diye veri toplamak, eşşiz bir veri tabanı kurmak ki böylece bilim insanları kirliliği araştırabilir ve vatandaşları, sivil liderleri, politikacıları değişim için temiz hava politikalarını desteklemek için güçlendirebilir. | TED | إذًا هدفنا الآن هو توسيع نطاق هذا العمل حول العالم، جمع المعلومات من أشخاص كثر حتى ننشئ خريطةً لنوعية الهواء لكل شارع، إنشاء قاعدة بيانات لم يسبق لها مثيل حتى يتمكّن العلماء من دراسة التلوث، ولتشجيع المواطنين، قادة المجتمع المدني، منفّذي السياسات على دعم سياسات الهواء النقي من أجل التغيير. |
değişim için. | Open Subtitles | من أجل التغيير منبينالرماد, |
değişiklik olsun diye bu sefer normal biriyle dışarı çıkmak güzel olacak. | Open Subtitles | سيكون من الجيّد، الخروج مع أحدٍ عاديّ لمرّة، من أجل التغيير. |
Neden bir güzellik yapıp değişiklik olsun diye bize yardım etmiyorsun? Size yardım etmek mi? | Open Subtitles | لما لا تسدي لنفسك معروفاً و تساعد من أجل التغيير |
Sanatta, siyasette, edebiyatta, ekonomide değişime duyulan doymak bilmez bir açIık vardı. | Open Subtitles | في الفنون، والسياسة، الأدب والاقتصاد، كانت هناك شهية لا تشبع من أجل التغيير. |
Bir kez olsun kazanan tarafta ol. | Open Subtitles | ضع نفسك في الجانب الرابح من أجل التغيير |
İki, beş, on, yüz kişinin zahmetli bir değişimi talep etmesini ise görmezden gelmek zordur. | TED | لكن يعدُ طلب اثنان أو خمسة أو عشرة أومائة شخص من أجل التغيير غير المريح بمثابة شيء يصعب اهماله. |
Şu anda tüm dünyadaki öğrenciler çaresizlik içinde bir değişiklik için çığlık atıyorlar. | TED | يصرخ الطلاب حول العالم الآن من أجل التغيير بأصوات مخترقة لليأس |