ويكيبيديا

    "من أجل عمل" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • iş için
        
    • işi için
        
    Özel bir iş için, özel birini arıyorum, ...adı, Sabata. Open Subtitles إنني أبحث عن رجل بعينه من أجل عمل خاص ساباتا
    Bayan Nooyi'yi elbise değişterme odasında iş için ikna etmeyi mi? Open Subtitles الضغط على الانسة نويي من أجل عمل في غرفة تبديل الملابس؟
    Allah bizi mühim bir iş için seçtiğinde bunu kabul etmeliyiz. Open Subtitles وحينما يختارنا الله من أجل عمل هام لابدّ أن نستسلم للأمر
    Hayır işi için bir şey yapmayacağım. Open Subtitles لن أقوم بعرض متميز من أجل عمل خيري
    Resmi bir polis işi için buradalar. Open Subtitles إنّهما هنا من أجل عمل رسمي خاص بالشرطة
    27 yaşındayken, yönetim danışmanlığında çok zorlu bir işten ayrıldım peki ne için, daha da zahmetli bir iş için : öğretmenlik TED عندما كنت بسن 27، تركت منصب عمل جد شاقبمجال الإستشارة الإدارية من أجل عمل أخر أكثر صعوبة:التدريس.
    Tanrılar seni büyük bir iş için saklıyor olmalılar. Open Subtitles الآلهة يجب أن تكون حافظة لك من أجل عمل أعظم
    Şimdi bak, aşağı indikten beş dakika sonra, beni önemli bir iş için yukarı çağırmalısın. Open Subtitles الآن، إسمع، بعد خمسة دقائق من النزول إلى هُناك، يجب عليك أن تستدعيني من أجل عمل هام، إتفقنا؟
    Benim adım Javier Martinez. İş için sizi görmemi söylediler. Open Subtitles ان اسمي جافيير مارتينيز لقد طلب مني أن أقابلك من أجل عمل
    Biri iş için caddenin karşısına geçse kendini satmış demektir" diyordu. Open Subtitles ان قطع شخص ما الشارع من أجل عمل يقنعونك به
    Bir iş için, bir aylığına. Open Subtitles سوف أخرجك من البلدة لبضعة أيام من أجل عمل
    Birkaç gün sonra şehirden bir aylık bir iş için ayrılacağım. Open Subtitles سأترك البلدة لبضعة أيام، أو شهر، من أجل عمل.
    Harika görünüyorsun ama aslında buraya iş için geldik. Open Subtitles تبدو رائعاً. لكن في الواقع نحن هنا من أجل عمل ما
    İki dakikalık bir iş için 12 saatlik uçuş. Beni devirdi, koca bir taneydi. Open Subtitles رحلة دامت 12 ساعة من أجل عمل يتطلب دقيقتين يا للدهشة ، لقد كانت قوية.
    Şehirde şu anki işinizde kalmak veya kırsalda daha iddialı bir iş için hayatınızı kökünden değiştirmek arasında kıvranır durursunuz. çünkü kalmak bazı yönlerden iyidir, taşınmak başka yönlerden ve ikisi de birbirinden daha iyi seçimler değildir. TED أنت تتعذب فيما أن تبقى في وظيفتك الحالية في المدينة أو أن تترك حياتك من أجل عمل أكثر تحدّ في الريف لأن البقاء هو أفضل من ناحية، والانتقال أفضل من ناحية أخرى، وعمومًا فإن كليهما ليس بأفضل من الآخر.
    Oh, hayır, eğer ayrılırsam bu başka bir iş için olmayacak. Open Subtitles لا، إن غادرت فلن يكون من أجل عمل آخر
    İş için mi buraya gelmişti? Open Subtitles أكانت في الخارج من أجل عمل ما ؟
    Onlar babanın işi için. Open Subtitles إنها من أجل عمل والدكِ
    Yemeğini FBI işi için bölersem bir kaçakçı hakkında ötmek yapılacaklar listesinde Facebook hesabı açmanın hemen altında olur. Open Subtitles و إن قُمتُ بمقاطعة غدائه من أجل عمل يخص المكتب الفدرالي فإهتمامه بمساعدتنا سيكون أقل أهمية من إنظمامه الى "الفيسبوك في قائمة "ما يجب فعله" الخاصة به
    Kardeşimin işi için, evet. Open Subtitles من أجل عمل أخي ، أجل
    Patrick'in işi için. Open Subtitles من أجل عمل "باتريك".

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد