Bu da Tanrılardan bir armağan. Kılıç ve miğfer gibi. | Open Subtitles | إنها هدية أخرى من الآلهة مثل السيف والخوذة |
Niyetini eyleme geçirmek için tek isteğin Tanrılardan bir işaretse gözlerini dört aç. | Open Subtitles | إنها دلالة من الآلهة بإنهم يخضعوننا تحت نظرهم |
- Bir kez. Peki Tanrılardan bir şey istedin mi? | Open Subtitles | مرّة واحدة - وهل طلبتِ من الآلهة أي شيء؟ |
Birbirlerine uyumu o kadar iyi ki, bunun sadece tanrılar tarafından yapılması mümkün. | Open Subtitles | تلائمهما معا صحيخ يمكن ان وصف كتصمم من الآلهة |
Altın ve gümüşten çok daha değerliler ve fikirlerin tanrılardan geliyor. | Open Subtitles | لأنهم أقيّم من الذهب والفضّة، وقادمين من الآلهة. |
Danlar da aynı şekilde alâmetlerin tanrıların hediyesi olduğunu söyler. | Open Subtitles | الدنمركيين سيقولون المثل - أن النُذر من الآلهة .. |
- Bir kez. Peki Tanrılardan bir şey istedin mi? | Open Subtitles | مرّة واحدة - وهل طلبتِ من الآلهة أي شيء؟ |
Bu Tanrılardan bir mesaj. | Open Subtitles | إنها رسالة من الآلهة |
Tanrılardan bir uyarı. | Open Subtitles | -تحذير.. من الآلهة |
Bu Tanrılardan bir işaret! | Open Subtitles | -إنها إشارة من الآلهة |
Tanrılardan bir uyarı. | Open Subtitles | -تحذير.. من الآلهة |
Bu Tanrılardan bir işaret! | Open Subtitles | -إنها إشارة من الآلهة |
Öylesine talihli bir adam ki bizzat tanrılar tarafından kutsanmış olsa gerek! | Open Subtitles | رجل حظى بهذا الحظ السعيد فبالتأكيد هو مُبارك من الآلهة نفسها |
Kuyrukluyıldız bir mesaj olmalıydı tanrılar tarafından, ya da tek bir tanrı tarafından gönderilen. | Open Subtitles | لابد و أن المذنب رسالة اُرسلت من الآلهة أو من إله مُحدد. |
tanrılar tarafından gerçekten de dokunulmuşsun. | Open Subtitles | أنتَ فعلاً لديكَ هبةٌ من الآلهة |
Altın ve gümüşten çok daha değerliler ve fikirlerin tanrılardan geliyor. | Open Subtitles | لأنهم أقيّم من الذهب والفضّة وقادمين من الآلهة |
Onun doğa üstü güçleri var, bu güçler 'Sindhu Anne' nin ona bir hediyesi. | Open Subtitles | إنها تمتلك قُوى ! لقد مُنحت لها ! "كنعمة من الآلهة "سيندهو |