ويكيبيديا

    "من الأماكن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yer
        
    • yerler
        
    • yerlerden
        
    • yerden
        
    • alan
        
    • yerlere
        
    • pek çok
        
    • yerlerde
        
    Siz çıraklar gelmek ister misiniz? Seyirci bölümünde yer var. Open Subtitles أن أردتم الحضور هنالك الكثير من الأماكن في قسم التشجيع
    Bu bir gemi, bulunabileceği pek fazla yer olamaz. Lovejoy, bul onu. Open Subtitles هذه سفينة هناك فقط العديد من الأماكن التي يمكن أن تكون فيها
    Benim sorumsa, şehrin ortasında neden daha fazla yeşil alan ve oturabileceğiniz, kendinizi yalnız ya da fazlalık gibi hissetmediğiniz yerler olmadığıydı. TED ولكن سؤالي كان، لماذا لا توجد المزيد من الأماكن الخضراء وأماكن للجلوس في وسط المدينة حيث لا تشعر بالوحدة، أو كشخصٍ آثم؟
    Bu çok kötü ama bunun gibi yerler var. TED وهو الأمر السيء، ولكن توجد العديد من الأماكن مثل هذه.
    Gezegenimizin üzerinde en az ulaşılabilir yerlerden biridir. TED وهو واحدٌ من الأماكن القليلة التي يتم زيارتهاعلى كوكبنا.
    Çoklu evrenin çoğunda hiçbir şey yoktur ve biz fizik kanunlarının bir şeylerin olmasına izin verdiği birkaç yerden birinde yaşıyoruz. TED في غالب الكون المتعدد لا يوجد شئ، ونحن نعيش في واحد من الأماكن القليلة حيث تسمح قوانين الفيزياء بوجود شئ ما.
    Bir aktivist olarak kadın olarak doğmanın tehlikeli olduğu çeşitli bölgelere gittim, örneğin kadınların bedenleriyle savaşılan doğu Kongo gibi yerlere. TED وكناشطة، سافرت إلى العديد من الأماكن حيث من الخطر أن تولد النساء هناك، كغرب كونغو، حيث تشنّ الحروب على أجساد النساء.
    Dünyanın dört bir yanındaki üslerde yaşadım. İtalya, Almanya, pek çok farklı yerde. Open Subtitles ترعرعت على الإقامة في جميع أنحاء العالم ايطاليا, ألمانيا, الكثير من الأماكن المختلفة
    Son zamanlarda cok yanliş zamanlarda cok yanliş yerlerde oluyordun. Open Subtitles لقد كنت بالعديد من الأماكن الخاطئة في التوقيت الخاطيء مؤخرًا
    - Bu kabul edilemez. - Olabileceği bir sürü yer var. Open Subtitles هذا غير معقول، هناك الكثير من الأماكن التي قد يوجد فيها
    Çevrede gerçekten iyi BBQ yapan çok fazla yer bilmiyorum. Open Subtitles في الحقيقة ، لا اعرف العديد من الأماكن الجيدة بالجوار
    Daha uygun yerler vardır muhakkak. Open Subtitles بالتأكيد يوجد هنالك المزيد من الأماكن المناسبة
    "Değişik yerler, insanlar ve ilişkiler aramaktan yoruldum ve bıktım." Open Subtitles سئمت وتعبت من الركض من الأماكن والناس والعلاقات
    Yerliler, miraslarının korunduğu yerlerden onları neden geri istiyordu? TED لماذا أراد الأمريكيون الأصليون استرجاع تراثهم من الأماكن التي تحتفظ بها؟
    Çalıştığım yerlerden ilki Yeni Zelanda Leigh'te Keçi Adası adı verilen bir rezervdi. TED واحدة من الأماكن الأولى التي عملت كانت محمية تدعى جزيرة الماعز في مدينة ليه في نيوزيلندا.
    Atalarımız önceden haber verilmeden, bir çok yerden zorla uzaklaştırıldılar. Open Subtitles و أجدادنا أجبروا على الخروج أيضا من الكثير الكثير من الأماكن في أي لحظة
    Bir çeşit kapalı yerden korkma tepkisi uzun süre kapalı bir ortamda kalındığında olabiliyor. Open Subtitles نوع من رد فعل الخوف من الأماكن المغلقه والذى يمكن حدوثه عندما يُغلق على الأشخاص لفترة طويلة من الوقت
    Bir çek yazabileceğiniz bir sürü alan var. Open Subtitles كثير من الأماكن تطلب منك فحسب كتابة شيك.
    Ne tür kitaplar okumaktan zevk alacaklarını, ne tür yerlere seyehat etmek isteyeceklerini, ve ne tür yiyecekler tercih edeceklerini öngörebilirsiniz. Bir kere bu karakteri çözdüğünüzde neden birisinin Applebee's (alt-orta kesime hitap eden bir restorant zinciri) TED تستطيعون بالفعل أن تخمنوا أي نوع من الكتب يفضلون أن يقرأوا , أي نوع من الأماكن يفضلون أن يزوروا , وأي نوع من الطعام يودون أن يأكلوا . بمجرد أن تفهموا هذه السمة , يمكنكم أن تفهموا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد