"من الطراز الأول" - ترجمة من عربي إلى تركي

• birinci sınıf
• sınıf bir
• tıkırtısı
• önde gideniydi

Ama birinci sınıf bir ahmak olmak konusunda çok yeteneklidir.
إنّه مُتمكن جداً من لعب دور الأخرق من الطراز الأول.

Öncelikle şunu bilmelisin Bree'nin, birinci sınıf bir yemek şirketi var.
وقبل ان تشعر بذلك, كانت تملك شركة طعام من الطراز الأول

335 adet birinci sınıf savaş uçağı mevcuttu.
كانت الخطه تفرض وجود 335 طائره مقاتله من الطراز الأول

[Alışveriş arabası tıkırtısı]
[عربات من الطراز الأول]

Kapıda muhafız olarak çalıştı. Salağın önde gideniydi.
عمل كحارس للبوابة، كان وغداً من الطراز الأول.

birinci sınıf kalitede gerçekten harika bir elbise.
انها حقاً بدلة عظيمة انها من الطراز الأول

Hissediyor musun. birinci sınıf bir nasırın başlangıcı.
تحسس هذا، أخبرني أنها ليست بداية آثار عمل من الطراز الأول

Tersanelerde 4 yıl çalışmış, birinci sınıf kaynakçı.
لحام من الطراز الأول اربع سنوات خبرة في الورشة

Bu şekilde olduğunu sanmıyorum, çünkü bu bina birinci sınıf bir binaydı.
أنا لا أَصدق ذلك، لأن البناية كانت من الطراز الأول

birinci sınıf malzemeleri üçüncü dünya fiyatlarıyla sunuyoruz.
لدينا أدوات مدرسية من الطراز الأول بأسعار من العالم الثالث

Ama birinci sınıf bir aptal gibi davranabilir.
إنّه مُتمكن جداً من لعب دور الأخرق من الطراز الأول.

"Bak, Lemke belki birinci sınıf bir sapıktı ama bunun sigortacılıkla ne alakası var, amına koyayım?"
إسمع , ليماك ربما كان شاذا من الطراز الأول و لكن ما علاقة هذا الأمر ببيع بوليصات التأمين

Bunu sana söylemek istemezdim ahbap ama şuradaki kız arkadaşın var ya birinci sınıf bir aldatma geni taşıyor.
حقاً؟ أكره أن أقول لك هذا لكنك فتاتك تلك مخادعه من الطراز الأول

birinci sınıf bir politikacısın ve birçok insan için örneksin.
أنت سياسية من الطراز الأول وقدوة لكثير من السياسيين

Karın nerede moruk? birinci sınıf sapık.
أين زوجتك، آيها العجوز ياله من منحرف من الطراز الأول

Sonraki 56 hafta boyunca dişi zebralar tesisinizde birinci sınıf bakım ve konaklama imkanı buldu.
،والآن، للـ56 أسبوع القادم إنهما يستمتعان بعناية من الطراز الأول ،ووسائل راحة في منشأتك

birinci sınıf bir maden uzmanıydı.
كان خبير معادن من الطراز الأول

[Metal tıkırtısı]
[من الطراز الأول المعدنية]

Vegaslı kumarbazın önde gideniydi sanırım.
من المفترض أنه مقامر من الطراز الأول من "فيغاس".