Çünkü anladığım kadarıyla bu cehennem kaltağı aileden biri olmuş. | Open Subtitles | , لأنه حسب قلقي هذه الحقيرة أصبحت فرداً من العائلة |
Sorunu olabilecek bir arkadaşı veya aileden biri? Doğu yakasından geldi. | Open Subtitles | هل تملك أصدقاءاً أو أفراداً من العائلة واقعين في ورطة ؟ |
Sen bu ailenin bir parçasıdır, demek istediğim, senin buna ihtiyacın var. | Open Subtitles | أنت جزءَ من العائلة هنا أَعْني تَحتاجُي إلى أنا لَستُ بِحاجةٍ إلى |
Bu bir aile geleneği, ve sen de ailenin bir parçasısın | Open Subtitles | . هذه هى تقاليد العائلة . و أنت جزء من العائلة |
Guadalupe' de, aileden biri olduğum söylenir. | Open Subtitles | يرتاح معي و في جوادالوب.. أنا كواحد من العائلة |
Sadece anlamanız gerekiyor ki, aileden biri şikayette bulunduğunda bazı formaliteleri yerine getirmek, sorular sormak ve rapor hazırlamak zorundayız. | Open Subtitles | فقط عليك أن تفهم أنه حين عضو من العائلة يقدم شكوى علينا التمسك برسميات محددة نطرح بعض الأسئلة |
Beni aileden biri gibi sayıyorlar. Gitmeliyim. | Open Subtitles | فهم يعاملوننى كفرد من العائلة على أن أذهب الآن |
- aileden biri gibidir. | Open Subtitles | ـ إنّه من العائلة ـ إنّه من العائلة، أجل، العائلات الخمس |
aileden biri, herhangi nedenle çocuğu almış olabilir mi? | Open Subtitles | هل هناك فرد آخر من العائلة لديه أيّ سبب لإلتقاط الولد؟ |
Yani, demek istediğim bütün insanlar, aynı ailenin bir parçasıyız. | Open Subtitles | : في المعنى الذي أننا كلنا جزء من العائلة الإنسانية |
Nicole'ün hastası olarak başladım şimdiyse ailenin bir parçası gibiyim. | Open Subtitles | لقد بدأت كمريضة لدى نيكول لكنني الآن كجزء من العائلة |
Seni ailenin bir parçası olarak görmediğimi söylemek bir hataydı. | Open Subtitles | كان خاطئاً ان أقول انني لا أراك كجزء من العائلة |
bir aile üyesi bu tarz sadakat sağlar değil mi? | Open Subtitles | فرد من العائلة قد يستثير هذا المستوى من التفاني، صحيح؟ |
Ama sen bütün kraliyet Ailesi üyelerini öldürüp durduğun için meclis sana güvenemez. | Open Subtitles | لكنك تقتل كل شخص من العائلة الملكية المجلس لا يستطيع ان يثق بك |
Sen ailedensin. Suçluyu yanlış yerde arıyorsun. | Open Subtitles | أنت من العائلة إنك تبحث فى المكان الخاطىء |
Bu arada o da aileden artık. Ona da iyi davran. | Open Subtitles | وبالمناسبة ، انها من العائلة ايضاً لذلك كوني لطيفة معها |
Ama annen değildi. Ve restoran kuralları sadece ailenden biri öldüğünde izin alabileceğini açıkça söylüyor. | Open Subtitles | لكنّها لم تكُ أمّكِ، وشروط المطعم تنصّ تأخذي اليوم إجازةً فقط إن كان المُتوفّي من العائلة. |
Üzgünüm, mümkün değil. ailesinden biri değilsiniz. | Open Subtitles | آسف غير ممكن، أنت لست فردّاً من العائلة. |
Bütün Aileden mi? | Open Subtitles | من العائلة بأكملها؟ |
Yine de aileden aksi bir karar çıkmadıkça, hastane bağış kartına sadık kalır. | Open Subtitles | من دون شخص من العائلة يتخذ القرار المستشفى سيتصرف على أساس بطاقة التبرع |
Pekâlâ, siz ailedensiniz yani sanırım bunu da göz önünde bulundurmam gerekecek. | Open Subtitles | حسناً، أنتم من العائلة لذا أظن يجب أن أخذ هذا بعين الإعتبار |
Ne zaman bir polis ölse Ailemizden biri ölmüş gibi olur. | Open Subtitles | كل مرة يموت فيها شرطي أشعر وكأنني أخسر عضو من العائلة |