Aşağıda senin iki katın hakka sahip ölü bir üniversite öğrencisi var. | Open Subtitles | لدي ولد ميت من الكلية في الطابق السفلي لديه ضعف الحقوق مثلك |
Popomun yanakları birbirinden doğru dürüst ayrıldığında artık üniversite ikiye gidiyordum. | Open Subtitles | لم يرخي قبضته حتى السنة الثانية من الكلية |
Will Üniversiteden geldi ve aralarındaki her şeyin bittiğini söyledi. | Open Subtitles | عاد ويل إلى المنزل من الكلية وأخبرها أن العلاقة انتهت |
Üniversiteden ayrıldıktan sonra danışmanlık firması için çalışmaya başladım. | TED | فور تخرجي من الكلية التحقت بعمل لدى شركة استشارية. |
Eğer kanepemde sarhoş bir homo isteseydim, Üniversitedeki erkek arkadaşımla evlenirdim. | Open Subtitles | لو أردت مشردا مخمورا على أريكتي لتزوجت صديقي من الكلية |
Babacığının Üniversiteden kalma erkek çantası. | Open Subtitles | حقيبة والدك من الكلية |
Rozetini alışını seyretmem için beni uçuş okulu... | Open Subtitles | طلب مني الحضور لمشاهدة تخرجه من الكلية الحربية |
üniversite aşklarından birini ara. Telekız tut. | Open Subtitles | إتصل بزميلة مثيرة لك من الكلية أو إستئجر فتاة للترفيه |
Kayıp olduğu bunca yıldır iki kız annesi üniversite öğrencisinden ayrıldım. | Open Subtitles | ـ خلال وقت إختفاءها ، تخرجت من الكلية ورزقت بإبنتين |
- İş bularak. üniversite diploması olmadan iş bulmak oldukça zor. | Open Subtitles | ايجاد وظيفة لا تتطلب شهادة من الكلية كانت مهمة شاقة |
Evet ama üniversite biter bitmez evlenmişler, tıp fakültesine gitmişler, 2 çocukları olmuş, tepede bir evleri ve köpekleri var. | Open Subtitles | لا احد مثالي نعم , لكنه تزوج بعد التخرج من الكلية الطبية .انجب |
Arabayı sen almamıştın bile. Gitmediğin bir üniversite sana yasa dışı bir iş hediyesi olarak vermişti. | Open Subtitles | أنت لم تشتري حتي شيئاً ، لقد تم إعطائك هذة السيارة كـ رشوة من الكلية التي لم تذهب حتي إليها |
Onun yerine, bu şaraphanenin verimini yüzde bir oranında arttıracağız ve siz de, bunun bir parçası olduğunuz için üniversite kredisi kazanacaksınız. | Open Subtitles | نحن سنعمل على زيادة إنتاج هذا النبيذ بنسبة ١٠٠٠٪ ومن المتعة أن تكون طرف من هذا تحصل على الأمتنان من الكلية |
Kısa süre önce Üniversiteden mezun olmuştum ve ilk işime başlamak için Paris'e taşınmıştım. | TED | كنت قد تخرجت للتو من الكلية وانتقلت إلى باريس لبدء وظيفتي الأولى. |
Üniversiteden sonraki ilk işim ülkedeki en büyük çocuk cezaevlerinden birinde akademik araştırmacı olmaktı. | TED | كانت أول وظيفة لي بعد التخرج من الكلية كباحث أكاديمي في واحدٍ من أكبر مراكز احتجاز الأحداث في البلاد. |
Üniversiteden sonra ne yapacağına karar verdin her halde. | Open Subtitles | أعتقد أنك قررت مستقبلك حين تخرجت من الكلية |
- Sen daha yaşlı doğdun. Üniversiteden sonra ne yapacağına karar verdin her halde. | Open Subtitles | أعتقد أنك قررت مستقبلك حين تخرجت من الكلية |
Biliyorum. Siz Üniversiteden daha önemlisiniz. | Open Subtitles | ما أقصد قوله هو أنك أكثر أهمية من الكلية |
Tamam. Tamam, Üniversiteden sonra bir reklamcılık ajansında çalışıyormuşuz. | Open Subtitles | حسن، نحن نعمل في شركة الإعلانات هذه بعد تخرجنا من الكلية |
Şu an Üniversitedeki halinden daha çok kibirlisin. | Open Subtitles | اتعلم , انت اكثر تعجرفا الآن عما كنت عليه حين تخرجت من الكلية |
Üniversitedeki aşkınız ve 2 çocuğunuzla birlikte meşhur beyaz çitlerin ardında mı yaşıyorsunuz? | Open Subtitles | هل ستكون تعيش مع حبيبتك من الكلية وترى 2 أو 4 أطفال وراء سياج حديقتك الأبيض؟ |
Bu Üniversiteden kalma bir yüzük. | Open Subtitles | هذهِ حلقة صفي من الكلية |
Çok güzel motive etmişsiniz bu yüzden okulu bırakmış. | Open Subtitles | أنت حفزته بكلّ تأكيد، حتى خرج من الكلية. |