Hiç panik halinde, gidecek yeri olmayan bir sığır sürüsü gördün mü? | Open Subtitles | أسبق وأن رأيت قطيعاً من الماشية مذعورة ولا تملك مكان للهرب ؟ |
En sonunda Redones, Camma'nın kabilesine birçok sığır ödemeyi kabul ediyor. | TED | توافق قبيلة الريدونس أخيراً أن تدفع أنواع متعددة من الماشية لقبيلة كاما |
"Sadece o, sığır sürülerini büyük otlaklardan geçirebilirdi. | Open Subtitles | كان يستطيع السيطرة على قطيع من الماشية في مكان مفتوح |
Yüz büyükbaş hayvan kurban edildi, hâlâ bir damla bir şey yok. | Open Subtitles | مئات من الماشية ضحينا بها، ومع ذلك لم تمطر أي نقطة |
270 kiloluk öfkeli bir büyükbaş hayvan. | Open Subtitles | ستمائة باوند من الماشية الغاضبه؛ |
Yedi yüz sığır hastalandı. | Open Subtitles | سبعمائة من الماشية قد انتقلت إليها العدوى |
Bugün yeni sürümüzden sığır kesiyoruz. | Open Subtitles | لقد ذبحنا بقرة من قطيعنا الجديد من الماشية هذا اليوم. |
10 tane sığır, birkaç düzine de silah keşfettik. | Open Subtitles | قمنا بالإستطلاع فوجدنا 10 رؤوس من الماشية وربما حوالي 10 مسلحين |
4 ayağı unut ben sığır gibiyim harika görünüyorsun ah... | Open Subtitles | ننسى الحصول على أربع، مثل أنا قطعة من الماشية. أنت تبدو كبيرة. هتاف اشمئزاز. |
Bir sığır ve at sürüm var ve en güzel kuzular, domuzlar ve tavuklar. | Open Subtitles | لدي قطيع من الماشية الجيدة وعددمن الخيول... و أجود أنواع الخراف و ... الخنازير و الدجاج في الوطن |
- Meksika'da 60 bin sığır aldı. | Open Subtitles | -اشتروا 60 ألف قطيع من الماشية من المكسيك |
Siz bir şey gibi dans ediyorsunuz... sığır sürüsü gibi. | Open Subtitles | أنت ترقصين مثل.. مثل قطيع من الماشية |
Bir sığır sürüsünü kesmek gibi. | Open Subtitles | لا يختلف تماماً عن قتل قطيع من الماشية. |
İnsanoğlu buraya, otlanmak için geniş arazileri seven Zebu denilen küçük bir sığır cinsi getirdiler. | Open Subtitles | (جلبوا معهم قطيع صغير من الماشية تُدعى بـ(سيبوه حيث تحتاج إلى فضاءٍ مفتوح لترعى |
Önce bir sığır, sonra bir adam. | Open Subtitles | بداية من الماشية والإنسان- |
- Daha çok sığır, daha az boğa. | Open Subtitles | -كان هناك الكثير من الماشية |